BAKIRCILIK MESLEĞİ TEKNOLOJİYE DİRENİYOR

Ege Bölgesi’nde bakır denilince ilk akla gelen şehirlerin başında yer alan Muğla’nın Kavaklıdere ilçesinde sayıları her geçen gün azalan bakırcılar mesleklerini sürdürmeye çalışıyor.

BAKIRCILIK MESLEĞİ TEKNOLOJİYE DİRENİYOR

Ege Bölgesi’nde bakır denilince ilk akla gelen şehirlerin başında yer alan Muğla’nın Kavaklıdere ilçesinde sayıları her geçen gün azalan bakırcılar mesleklerini sürdürmeye çalışıyor. Eskiden mutfakların vazgeçilmez gereçleri arasında yer alan bakırın gerek zor olan işçiliği gerekse bakır madeninin pahalılığı ve kalaylama zorunluluğu nedeniyle Türkiye’de kullanımının yok denecek kadar azaldığı belirtildi.

Muğla’nın Kavaklıdere ilçesinde kışın üretim yapıp yazında ürettiği ürünleri Muğla-Aydın Karayolu üzerinde açtığı tezgahta yerli ve yabancı turistlere satan Ayhan Öztürk, bakır görünümlü Çin malı ürünlerin bakırcılık mesleğini tamamen bitme noktasına getirdiğini söyledi.

Altından sonra ortaya çıkarılan ilk metal olan bakır, insanoğlunun taş devrinden tunç devrine geçişini sağlayan metal olarak biliniyor. Kısa bir öncesine kadar insanlığın en yaygın kullandığı metallerin başında gelen Bakırcılık mesleğinin her geçen gün yok olmaya başladığını belirten Kavaklıdere’nin çeyrek asırlık olmasına rağmen en genç bakırcılarından biri olan Ayhan Öztürk, fiyatı neredeyse yüzde 1000 artan bakırın artık lüks bir kullanım aracı olduğunu söyledi. Artık sağlığına özel önem veren kişiler dışında bakır mutfak eşyası kullanan kişinin nerdeyse kalmadığını kaydeden Öztürk, mesleğin son temsilcileri olarak kışın ürettikleri bakırdan yapılma özel malzemeleri yazın satarak hayatlarını idame ettirdiklerini söyledi.

Babasından öğrenip devraldığı bakırcılık mesleğini çeyrek asırdan bu yana sürdürmesine rağmen kendisinden bu mesleği devralacak kişinin kalmadığını kaydeden Ayhan Öztürk, “Mesleğe başladığımızda gece gündüz mutfak eşyası yapardık. Şimdi mutfak eşyası üretimi yapan ustalar, hediyelik ve süs eşyaları yapıyor. Halen çekiç ve tokmak ile bakır levhaları açma toplama usulü ile şekillendiriyoruz. Aynı zamanda önemli bir kültürel mirası yürütüyoruz ama bizden sonra bu işi yapacak kişi sayısı yok denecek kadar azaldı. Bir zamanlar Kavaklıdere’de Bakırcılar Çarşısı vardı, şimdi aynı adla aynı çarşı var ama kalan bakırcı sayısı iki elin parmak sayısı kadar. Bu kültürün unutulmaması için yetkilerden yardım bekliyoruz” dedi.

İHA

Bu haber toplam 1238 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.