Muğla İl Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak, Muğla’da görev yapan basın mensuplarıyla bir araya gelerek, 2021 yılında yapılan çalışmaları ve projeleri değerlendirdi. Saylak, Büyükşehir Belediyesi’ne çağrı yaparak, “Gelin birlikte çalışalım, açıkça iş birliğine davet ediyorum. Tarımın siyaseti olmaz” dedi.

Sinem Karakaya

Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 2021 yılı değerlendirme ve bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda 2022 yılında yapacakları projeleri hakkında da bilgi verildi.

Müdürlüğün toplantı salonunda basın mensuplarıyla bir araya gelen İl Müdürü Saylak, “Muğla il Tarım ve Orman Müdürlüğü olarak gıda, tarım ve hayvancılık hizmet sorumluluk alanında il ve İlçe Müdürlüklerimiz bünyesinde 821 adet personel ve 108 adet araç filomuzla çiftçi, üretici ve işletmelerimize hizmet vermekteyiz. 9 Şube ve 13 İlçe Müdürlüğü olarak hizmet veren Kurumumuz 2021 yılında yeni hizmet binasına taşınarak daha modern bir yapıya bürünmüştür” dedi.

“TARIMIN SİYASETİ YOK, ÜRETİMİN SİYASETİ YOK”

Muğla Büyükşehir Belediyesi’ni ve diğer ilçe belediyeleri başta olmak üzere tüm kurumlara işbirliği çağrısı yapan Saylak, “Sadece biz değil tüm dünya zorlu bir süreçten geçiyor. Dünyanın her yerinde üretim girdilerindeki maliyet yüksekliği, enerji fiyatlarındaki dünyadaki yükseliş bütün dünyadaki üretimi tehdit ediyor. Tam da bu noktada  ‘tarımın siyaseti yok, üretimin siyaseti yok’ diyorum. Türkiye’nin ulusal savunması kadar önemli stratejik bir sektördür. Bir tarımsal yatırımı planlarken kaynaklarımız sınırsız değil. Muğla Büyükşehir Belediyesi olmak üzere diğer ilçe belediyeleri dahil olmak üzere birleşmesi lazım. Üreticinin daha kolay koşularda üretim yapabilmesi lazım. Dolayısıyla bir birim bütçe harcıyor. Muğla artık tıbbı aromatik bitkilerde kümelenme merkezi oldu. Şimdi onu sanayiyle entegre ediyoruz. O uçucu yağlarından içindeki özlüklerden kozmetiğe tıbbı ilaç endüstrisine destek olmak için bunu ayrı ayrı yürütmenin anlamı yok. Pazarlamanın önünü açalım. Herkes imkânlarını koysun. Bizim 203 tane tarımsal kırsal kalkınma kooperatifimiz var. Coğrafi işaretli ürünlerimiz var.  Son derece başarılı ama biz bunları niye yapamıyoruz? Biz bunları gümrük kapılarımızda, terminallerde ve turizm beldelerinde neden satamıyoruz. Biz iş birliğine hazırız. Türkiye’nin çok önemli üretici birliklerinin başkanları halen bu ilin nüfusuna kayıtlı” şeklinde konuştu.

“BU MAKAMLAR ŞOV YERLERİ DEĞİL”

Kaynakları birleştirmek ve doğru kullanmak zorunda olduğuna dikkat çeken Saylak, “Nereden ne buluruz diye düşünüyorum. Üretim girdileri çok arttı. Bunu yapmak zorundayız, tarihe sorumluğumuz var. Bu bölgeye sorumluluğumuz var. Üreteceğiz, üretmek zorundayız. Herkesin gıda kriziyle karşılaşmamak için üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz. Gücün neye yetiyor 5 kg gübreye mi yetiyor al o 5 kg gübreyi gerçekten ekemez durumda olan varsa ona ver. Bizim görevimiz bu. Bu makamlar şov yerleri değil. Tarım üzerinden benim tek dileğim taşrada il yöneticisi olarak siyasi hırslarımıza bu işi siyasete alet etmeyelim. Gelecek kuşakları ne yazık ki ciddi bir gıda kriziyle karşı karşıya bırakabiliriz” diye konuştu.

3 BİN 891’İ KADIN ÜRETİCİ

2021 Yılında 3 bin 891'i kadın üretici olmak üzere 21 bin 11 üreticiye eğitim verildiğini belirten Saylak, “156 Demonstrasyonda bin 965 üretici, 837 toplantıda 17.011 üretici ve 20 adet Tarla Gününde 1Bin 171 üretici, 10 adet Tarımsal kursta 234 üretici ve diğer tarımsal kursta 234 üreticiye ulaşıldı” dedi.

TARIMSAL ÜRÜNLER İHRACATI 166,53 MİLYON DOLAR

2021 yılı toplam tarımsal destek miktarının 185 milyon 933 bin 77 TL olduğunu söyleyen Saylak, “Tarımsal ürünler ihracatı 166,53 Milyon $, 147,37 ton, su ürünleri ihracatı 563,40 Milyon $, 97,04 ton, toplam ihracat miktarı 730 MİLYON $, 244,403 ton” dedi.

ÜRETİMİ YÜZDE 50 ARTTIRMAK

Hedeflerinin kırsalda yaşayan kadın çiftçi ve üreticilere iş kurma-girişimcilik konularında eğitim programları düzenleyerek, kendi işlerini kurmaları konusunda teknik destek sağlamak olduğuna dikkat çeken Saylak, “Kırsal yerleşim yerlerinin yenilenmesi ve yaşanabilir duruma getirilmesi, böylelikle genç çiftçi nüfusunun yerinde yaşamasını sağlayarak göçün önüne geçecek tedbirler atmak. Bin 479 km'lik kıyı şeridi bulunan ilimizde, deniz ve iç sularımızdaki su ürünleri stoklarımızı koruyarak sürdürülebilirliği sağlamak. Denizde yeni üretim alanlarının planlaması koşulu ile deniz balıkları yetiştiriciliğinde üretim miktarını 2 katına çıkarmak, iç su balıkları üretimini yüzde 50 artırmak” olduğunu belirtti.