Bu kelime bence çok tehlikeli ve çekicidir.

Bi kere insanı dürtüklüyor.

Merak ettiriyor.

Munzurluk yaptırası geliyor.

Yasak görünen neyse hep peşinden deli gibi koşasımız geliyor ( koş deseler koşmayız bu arada ).

Aklımız hep yasak şeyde kalıyor.

Hele hele yemek, içmek üzerine söylenen yasaklar !!

Dadından yinmez durumu ( türkçesi tadına doyum olmaz ).

Bizim konumuz hastalık dönemlerinde yasak olan durumlar, beslenme listeleri.

Yaş fark etmez. İster 10 yaşında ol, ister 70 yaşında ol, gizlice yer içer insanoğlu. Yeter ki YASAK baskısını göredursun.

Ceplerinde fındık,fıstıkları olan yaşlıları biliyorum. Çaktırmadan ağza atılan ve dudak kenarında duran fıstık kabukları hep gülümsetti beni. Bi de gece herkes uyurken dolap içinde yemek tırtıklayanlar başka bir alemdir.

Ben çekmecemde çikolataları parçalar saklardım. Bizim evde kimse kimsenin eşyasını karıştırmazdı, özgür alanlara girilmezdi.

Yeme içme alanıma da hiç karışmadı ailem. İnsan çocuğuna nasıl  "" yeme"" diyebilir ki. İçi gider heralde. Tamamen duygusal bir davranış. Bazen keşke bu kadar duygusal davranmayıp, müdahale etselerdi dediğim oldu. Ama ailem de böyle güzel insanlardı. Hepsine teşekkür ederim. Varlıkları gurur kaynağım oldu.

DOKTOR - DİYETİSYEN - AİLE - YAKIN ÇEVRE

İlk basamak DOKTOR. Çıkan sonuçları yorumlayacak. Ne var ne yok öğrenicez. Büyük ihtimalle duruma göre YASAK  kelimesini ilk duyacağımız yer burası.

Sonraki basamak DİYETİSYEN. Yeme içme yasaklarını duyacağız. Adına da DİYET  LİSTESİ  diyerek ürküteceğiz, ürpertecegiz. Benim önerim "" şunu ye bunu yeme ''  yerine  YEME ALIŞKANLIKLARININ DEĞİŞMESİ, YENİ YAŞAM ŞEKLİNİZ, SAĞLIKLI BESLENME DÜZENİNE GEÇİŞ  gibi daha olumlu cümleler kurulmasıdır. En azından insanı ürkütmüyor, gerilim yaratmıyor. Yeni dönemin diyetisyenleri daha olumlu ifade kullanıyor. NE SÖYLEDİĞİMİZ DEĞİL NASIL SÖYLEDİĞİMİZ ÖNEMLİ cümlesini burada da uygulayabiliriz.

35 sene önce yemek listesini doktor veriyordu. Biz diyetisyeni görmedik. Hazır liste elimize bırakıldı. Kibrit kutusu peynirle başlayan klasik menü.

PELTE yediniz mi hiç !!  ( Ünlem koydum pelteye, ne kadar sevmediysem artık  ahaha ). Hastanenin klasik listesinde illa vardır. Yıllar önce bir çatal yedim bir daha da asla yemedim. Şimdiki listeler daha çeşitli, kişiye özel ve keyifli.

Aile yasakları anlatmakta ve uygulamada en zorlanan kesim. En azından şekersiz cola, dondurma, çikolata, tatlı çıktı piyasaya. Bunlarla durumu yumuşatabilirler ( diyet patates diyet mayonez çıktı mı acaba ). Bi de çocuğu ev dışında kontrol edebilmek zorlaşıyor. İşlenmiş gıda çeşidi hayli fazla.

Yakın çevre ( arkadaşlar, komşular, okul, iş arkadaşları, akrabalar ) çok baskı uygulamazlar. Ne anlatırsak o kadarını bilirler. Doğru bilgilendirilmeleri çok önemlidir. Ben en çok Şebnem'i kandırırdım. """ Bunlar şekerini yükseltirse "" derdi. Ben de "" iğne yaptım bişi olmaz "" cevabıyla istediğim her şeyi yerdim. Aslında Şebnem 'i değil kendimi kandırıyordum ama haberim yoktu olacaklardan.

Geçen hafta ailemize merhaba diyen EYMEN  bebeğimize hoş geldin diyerek bitirmek istiyorum. Bebek saflığında ve çocuk neşesinde hayatlar diliyorum hepimize...

SİZ GÜLMEYİ VE SEVMEYİ SEÇİN. EN İYİ İLAÇ BUNLAR