Akşener, yangından etkilenen Mazı Mahallesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, Adana, Antalya ve Muğla'daki yangın bölgelerinde ilk anlarda incelemede bulunduklarını, kalabalık yapmamak ve ekiplerin çalışmalarını engellememek için bölgelerden ayrıldıklarını söyledi. Yanan alanlara ikinci kez gelme amaçlarının mahallelinin taleplerini dinlemek olduğunu aktaran Akşener, "Bölge halkı yanan yerlere dair herhangi bir yapılaşma, betonlaşma istemiyor. Buna dair devleti yönetenler söz verdiler, onun takipçisi olacağız, oraya dikkat çekmek için buradayız. İkincisi ise buradaki yaraların sarılması lazım. Buna ilişkin tespitlerde bulunup bu yaraların sarılması için de takipçi olacağız." dedi.

Akşener, yangın söndürme çalışmalarına destek veren bölge halkına, gönüllülere, devletin ve belediyelerin yetkililerine teşekkür etti. İktidarın turizmle ilgili hatalı davranış biçimleri olduğunu savunan Akşener, "Mantığı değiştirmek gerekiyor. Her alana yönelik ayrı bir turizm perspektifi içerisinde yürümek gerekiyor." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin göç konusunda bir hendek haline geldiğini öne süren Akşener, şöyle konuştu:

"Sayın Erdoğan ve iktidarı ister Batı Avrupa'yı tehdit amaçlı, ister bir başka sebeple neyse adı ama bir politik bakış açısıyla Türkiye'yi bir hendek ve göçmenlerin kalıp batıya geçmediği bir alan haline getirdi. Türkiye'de Suriye'den kimine göre dört, kimine göre de beş milyon göçmen var. Sadece Suriyeli bu göçmenlerin gelmesi, buraya yerleşmesi zaman zaman Avrupa'nın onlar üzerinden Sayın Erdoğan tarafından tehdit edilmesi, Türkiye'nin hangi işine yaradı? Sıfır. Sayın Erdoğan'ın ağzından diyorlar ki '65 milyar dolar para harcanmış' bu süreç içinde. Bu parayla ne olur size söyleyeyim, bir arkadaşım hesap yaptı. Salgın döneminde her evde yaşayan her kişiye 800 dolar para verebilirdik. Yapılacak fabrikaları, alınacak yangın uçaklarını, çocukların iş imkanı için yapılacak işletmeleri, istihdam alanlarını saymıyorum."

Taliban'ın Afganistan'ın başkenti Kabil'de kontrolü ele geçirdiğini anımsatan Akşener, Türkiye'nin Afgan göçüyle karşı karşıya kaldığını savundu. Akşener, şunları kaydetti:

"İktidarı yönetenler ve Sayın Erdoğan'ın çok çelişkili beyanlarıyla karşılaştık. Bugün öyle, yarın böyle. Şimdi duvar yapmaya kalkışıldı. Duvar yapın yapmasına ama duvardan önce yapılacak iş İran Büyükelçiliği'nin çağırılıp İran tarafının da kendi sınırını koruması, bizim de sınırımızı bizim tarafımızdan korunmasının sağlanmasıdır. Bunların hiçbiri olmadan ne olduğunun anlaşılmadığı bir göçle tekrar karşı karşıyayız. Burada Türkiye'ye çeşitli sebeplerle vatanını bırakıp gelmiş insanlara yönelik düşmanlık etmek kolay ama biz bu insanların Türkiye'ye bu kadar kolay, bu kadar hızlı, çarçabuk gelmesinin önünü açanın ve açanların vebalini, hesabını ve sorumluluğunu konuşmak zorundayız."

Akşener daha sonra Aşağı ve Yukarı Mazı, Gökbel ile Çökertme mahallelerindeki ziyaret programını sürdürdü.