Muğla’nın Milas ilçesi Kayaderesi Mahallesi sınırları içerisinde Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapılması planlanan ve yöre halkının tarımsal üretimin olumsuz etkileneceği gerekçesiyle karşı çıktığı Bodrum Barajı projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ‘Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu’ kararı verilmişti. Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) baraj projesinin Yatağan'ın Çamlıca köyünü sular altında bırakacağını, vatandaşların göçe mecbur edileceğini kaydederek hukuki süreç başlatacaklarını duyurdu.

Mevcut barajlarının yeterli doluluk oranına ulaşmadığı ve yaz nüfusunun bir milyonu geçtiği Bodrum Yarımadası için DSİ tarafından Milas, Bodrum ve Yatağan İlçesi sınırları içerisinde, içme suyu temini amacıyla yapılması planlanan Bodrum Barajı projesine 3 Ocak’ta ‘ÇED olumlu’ kararı verilmişti.

ÇAMLICALILAR GÖÇE MECBUR EDİLECEK

Yatağan'ın Çamlıca köyünün, yüzlerce hektar orman alanın ve Kızılçam Gen Koruma bölgesinin sular altında kalacağını kaydeden MUÇEP, çam balı üretimi, zeytincilik gibi faaliyetlerin bölgede son bulacağını ifade etti.

HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATILACAK

Yüzlerce canlı türünün doğal habitatının yok olacağına değinen MUÇEP yaptığı açıklamada, Bodrum Barajı Projesine karşı hukuki süreç başlatacaklarını ifade etti.

MUÇEP tarafından yayımlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“DSİ tarafından planlanan ve Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin de onay verdiği proje, 2065 yılı Bodrum nüfusuna su sağlamak üzere yapılmaya niyetleniliyor. Proje adında "içme-kullanma suyu barajı" geçse de dosyada bir hidroelektrik santral projesi de var.

Yatağan'ın Çamlıca köyünü sular altında bırakıp, insanları göçe mecbur edip, tüm yaşam alanlarını yok edecek proje; Güllük deltasına kadar, alt havzadaki tüm üretim ve yaşamı da ciddi boyutta ve geri dönüşsüz etkileyecek.

Yüzlerce hektar orman alanı, Kızılçam Gen Koruma bölgesi sular altında kalacak. Çam balı üretimi, zeytincilik gibi faaliyetler bölgede son bulacak. Yüzlerce canlı türünün doğal habitatı yok olacak.

Biz bu projeye razı değiliz. Yurtlarını kaybetmek istemeyen Çamlıca köylülerinin yanındayız. Yaşam alanlarının yok olmasıyla yüz yüze kalan tüm canlı yaşamını savunmak üzere buradayız!

Hukuki süreçleri başlatmak ve yürütmek üzere hazırlıklarımızı tamamlıyoruz.

Korumak ve savunmak için her birinizin desteğine ihtiyacımız var. Sesimizi çok gür çıkarmak zorundayız.”