Genç yetenek Sakarya, “Resim yapmak yaşam biçimim”
Muğla’nın Menteşe ilçesinde yaşayan Muhsin Sakarya’nın (27) yaptığı resimler, görenlerin beğenisini kazanıyor. İlkokul yıllarında kendisini tek ifade edebildiği dersin resim olduğunu fark eden, Ankaralı Muhsin Sakarya,...
Muğla’nın Menteşe ilçesinde yaşayan Muhsin Sakarya’nın (27) yaptığı resimler, görenlerin beğenisini kazanıyor. İlkokul yıllarında kendisini tek ifade edebildiği dersin resim olduğunu fark eden, Ankaralı Muhsin Sakarya, resim yapmayı yaşam biçimi haline getirdiğini belirtirken, kadına şiddet olaylarına olan tepkisini de resim yapmak yoluyla ifade ediyor. Sakarya’nın yaptığı ‘La Case De Papel dizi figürü resmi önünde kısa süre önce katledilen Pınar Gültekin’in de fotoğraf çektirdiği gözlendi.
Mustafa Yıldırım
Muğla’nın Menteşe ilçesinde yaşayan 27 yaşındaki Muhsin Sakarya, yaptığı resim çalışmaları ile sanatseverlerin beğenisini kazanıyor. Annesi ve babası ayrıldıktan sonra babasıyla Muğla’ya yerleşen ve aslen Ankaralı olan Sakarya, kendisini ifade edebildiği dersin resim olduğunu fark edince, resim çizmeyi kendine yaşam biçimi haline getirdiğini söyledi. Resmin yanı sıra birçok etkinliğe imza attığını belirten Sakarya, yararlı olan bütün projelere imza atmaya devam edeceğini ifade etti.
Ayrıca usta sanatçı Neşet Ertaş hayranı olduğunu söyleyen Muhsin Sakarya, Ertaş’ın hayatını kendi hayatına yakın gördüğü için hayran olduğunu belirterek, Neşet Ertaş sevdasından dolayı saz çalmayı öğrendiğini anlattı.
Öte yandan; otizmli ve engelli bireylere ‘Sevgi İzi’ projesiyle ücretsiz resim dersi verdiğini belirten Muhsin Sakarya, otizmli ve engelli çocuklara resim sevgisini aşılayarak, onlarla iç içe olmak istediğini söyledi. Sakarya, bu projesine hala devam ettiğini söyleyerek, “Bu duygu benim için yüce bir duygu” dedi.
HERŞEY MUĞLA’DA BAŞLADI
İlkokul yıllarında kendisinin resim öğretmeninin keşfettiğini söyleyen Muhsin Sakarya, “Ben Ankara doğumluyum. Annemle babam ayrıldıktan sonra babamla Muğla’ya yerleştik. Burada Kocamustafendi İlkokulu’nda okudum. Resim dersine diğer derslerden farklı bir ilgim vardı. Boş zamanlarımda okulda, defterlere kitaplara kendi kendime resim çiziyordum. Beni ilk keşfeden resim öğretmenim Emine Cingöz oldu. Her girdiğim resim yarışmasında birinci olarak çıktım. Emine hocam, haftalık olarak resim yeteneği olan öğrencilere ücretsiz kurs verdi. Benim için kapı aralanmıştı artık, içimde olan resim sevincini daha ileriye taşımaya karar verdim. Ortaokulum bittikten sonra güzel sanatlar lisesi için kurslar başlamıştı. Benim kurslara verecek maddi gücüm olmadığı için Emine hocamım eğitimi ile Güzel Sanatlar Lisesi sınavına katıldım. Bu esnada Duran amcamla Güzel Sanatlar Lisesi’ni kazanıp kazanamayacağım üzerine iddiaya girmiştik. İddiayı kazandım ve iki takım okul kıyafetini benim için aldı” dedi.
“HEM ÇALIŞTIM HEM OKUDUM”
Okuduğu yıllarda maddi güçlük çektiğini ve okurken bir yandan da çalıştığını söyleyen genç yetenek Muhsin Sakarya, “Okuduğum yıllarda maddi güçlükler çekiyordum. Çalışmak zorundaydım. Muğla’da sokakta insanların portre resimlerini ücret karşılığında çizmeye başladım. Çok cüzü rakamlara resimler çizerek okul harçlığımı ve geçimimi sağlıyordum. Gidecek bir evim olmadığı için çoğu zaman çocukluk arkadaşımın evinde kalıyordum. Aynı zamanda Ankara’da yaşayan anneme para gönderiyordum. Bir gün Ankara’ya annemi görmek için gittim. Annemin de maddi durumunun kötü olduğunu görünce okulu bırakarak çalışma kararı aldım. Hocalarımın ısrarı ile okula geri döndüm ama hem okudum hem çalıştım. Başarılı bir öğrenci oldum girmiş olduğum bütün sınavları ve yarışmaları kazandım.
KİTAP OKUMA VE OKUTMA PROJESİ
“Kitap okuyup ve okutmalıyız” düşüncesiyle çocuklar için proje hazırladığını anlatan Sakarya, yaptığı güzel işleri şu şekilde aktardı: “
Üniversite yıllarımda aklıma çocuklar için bir proje yapmaya karar verdim. Kitap okuma ve okutma projesini öne sürdüm. Farklı illerden tanıdıklarım vardı. Onlara ulaşarak ellerindeki okunmuş kitapları istedim. Kitapları bana aylık olarak gönderiyorlardı. Ben Tokat ilinde ilkokul öğrencilerine heybeli bisikletim ile aylık olarak dağıtımını yaptım. Bu durum benim içinde çok önemliydi. Çünkü kitap okumanın faydalı olacağının kanaatindeydim. O yüzden böyle bir proje üreterek, üniversitem bitene kadar heybeli bisikletim ile çocuklara kitap dağıttım.”
“KADINA ŞİDDETE FARKINDALIK İÇİN TABUT YAPTIM”
Kadına şiddet olaylarına da dikkat çekmeye çalıştığını belirten Sakarya, “Üniversitemiz o yıllar bir yarışma düzenledi. Herkes kendi fikri doğrultusunda anlam ifade eden bir şeyler yapmamız istendi, yarışmaya bende dahil oldum. Konu ve fikir hakkında çok fazla düşünmeden aklıma bir fikir geldi. Sanayi marangozlarından bulduğum ahşaplar ile bir adet tabut yaptım. Tabut yapmamdaki amaç ise kadına şiddete ‘dur’ demek olacaktı. Girmiş olduğum yarışmada anlamlı olduğu için birinci oldum. Ayrıca duvara dizi figürü olan ‘La Case De Papel’ çizdim. Bunu da kadına şiddeti önlemek amacını ifade etmek için yapmıştım. Kadına şiddetin her türlüsünü ayıplıyor ve kınıyorum” dedi.
PINAR GÜLTEKİN DİZİ FİGÜRÜ ÖNÜNDE FOTOĞRAF ÇEKTİRMİŞ
Öte yandan Sakarya’nın yaptığı resimlerden ‘La Case De Papel dizi figürü önünde kısa süre önce katledilen Pınar Gültekin’in de fotoğraf çektirdiği gözlendi.
HOBİ OLARAK DÖVME (TATTO) İŞİ YAPIYOR
Resmin yanı sıra hobi olarak dövme yaptığını da belirten Sakarya, “Mesleğimi zevk alarak yapıyorum. Ünlü sanatçıların da kollarına ve vücutlarına dövme çiziyorum. İsteyen herkese dövme yapıyorum.
Dövme yaptırmanın bugüne kadar hiçbir zararını görmedim” dedi.
Öte yandan, resme yeteneği olan çocukları resim yapmaya davet eden Muhsin Sakarya, “Sanata ilgili olan çocuklara tavsiyem hiçbir sanat dalı ayırmaksızın o yeteneklerinin üzerine gitsinler. Bıkmadan, usanmadan çalışsınlar. Muhsin abilerinin kapısı her zaman açık. Gelmek isteyenlere çayımız hazır” dedi.
Bu haber toplam 221 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.