Türkiye Kamu-Sen Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu Muğla İl Temsilciliği, hükümetin sunduğu memur maaş zammının kabul edilemeyeceğini belirtti. Konuya ilişkin yapılan basın açıklamasında, “Devletin somut eli, ayağı, yüzü olan devletin memur ve emeklisine 2022 yılı için 6+5, 2023 yılı için 6+6 teklifi; buradan bir kez daha söylüyoruz, kabul edilemez” denildi.

Türkiye Kamu-Sen Muğla İl Temsilcisi Mürsel Özata, “Hükümetin memur maaş zammı teklifinin kabul edilemez” b basın açıklaması yaptı.

“Devletin somut eli, ayağı yüzü olan devlet memurlarının hükümetin nazarında bir önem ve değerinin olmadığını bir kez daha anladık” diyen Özata, “Zira daha iki gün önce kamu işçilerine 2021-2022'nin ilk 6 ayı için yüzde 12 + enflasyon farkı oranında zam ve 500 tl'lik iyileştirme yapılmışken,  asgari ücrete yüzde 21.56 oranında zam verilirken sıra devletin somut eli, ayağı, yüzü olan devletin memur ve emeklisine 2022 yılı için 6+5, 2023 yılı için 6+6 teklifi; buradan bir kez daha söylüyoruz kabul edilemez” dedi.

Özata şöyle devam etti:

“Ülkemizde türlü olumsuzluklar yaşanırken Devletimiz maddi-manevi bütün yaraları sarmak için var gücüyle mücadele ediyor. UMKE’siyle, AFAD’ıyla, dalgıçlarıyla, itfaiyesiyle, sağlıkçısıyla, ormancısıyla, eğitimcisiyle, elektrik, doğalgaz, su, altyapı hizmetleriyle, postacısı, zabıtası ve güvenlik görevlisiyle halkımızın imdadına koşuyor. Kamu görevlilerimiz yalnızca olağan dönemlerde değil özellikle olağanüstü dönemlerde Devletimizin görünen yüzü, şefkat eli olarak hayati bir görev yürütüyor. Bu kapsamda değerlendirdiğimizde gerçekten de kamu çalışanlarımızın ifa ettikleri hizmetlerin değerinin ve öneminin parasal bir karşılığı bulunmuyor. Salgınlar ve afetler devam ederken bir yandan da hayat devem ediyor. Son dönemde ekonomideki gelişmeler de hepimizin malumu. Bilhassa 2012 yılından beri gerek zorunlu harcama kalemlerindeki artışlar gerekse döviz, altın, konut gibi kalemlere gelen zamlar, maaşlara yapılan zamların kat be kat üzerinde seyrediyor, hayatımızı olumsuz yönde etkiliyor. Kamu çalışanlarının maaşları yıl içinde enflasyon kadar bile artmıyor; sonradan verilen enflasyon farkı ise hiçbir yaraya merhem olmuyor. Aynı işveren toplumun çeşitli kesimlerini desteklerken afetle, salgınla, felaketle boğuşan memurlarımız bir de ekonominin cenderesi altında eziliyor.”

MEMUR SADECE HAKKINI İSTİYOR

Yapılacak teklifte gerçekleşen enflasyon, büyüme, refah payı, harcamalar ve geçmiş dönemde yaşanan kayıpların telafisi gibi etkenlerin değerlendirilmesi gerektiğine değinen Özata, “Hali hazırda yıllık resmi enflasyon yüzde 18,95, kuvvetle muhtemel 2021 yılı enflasyonu yüzde 20,  2022 yılı enflasyonun en iyimser tahminle yüzde 15 olacağını düşündüğümüzde önümüzdeki iki yıllık süre içinde enflasyon toplamda en az yüzde 35-40 dolayında gerçekleşecektir. Bu nedenle bu teklif, devlet memur ve emeklilerini yok saymaktır. Bu teklif devlet memurlarını ve emeklilerini incitmiş, kendilerini önemsiz ve değersiz hissettirmiştir. Bu nedenle Türkiye Kamu-Sen’in; 31.12.2021 tarihi itibarıyla uygulanan aylık, taban aylık ve yan ödeme katsayılarına 2022 yılı için yüzde 21, 2023 yılı için yüzde 17 oranında zam yapılmalı teklifini Hükümet dikkate almalı ve ivedilikle teklifini yenilemelidir.” dedi.

TEKLİFİ YENİLE MEMURUNA SAHİP ÇIK

“Verilen sözler tutulmalıdır” diyen Özata, 7.Haziran 2018 seçimleri öncesi bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından verilen ve 100 gün içinde hayata geçirileceği söylenen 3600 ek gösterge sözü 3 yıldır hayata geçmediği için ivedilikle tarih verilerek bu toplu sözleşmelerde yerine getirileceği karar altına alınmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın sözünün hayat geçirilmesinin Sayın Çalışma Bakanımızın ve Çalışma Bakanlığı üst düzey bürokratlarının asli görevi olduğu kanaatindeyiz. Geçmiş dönem maaş-ücret kayıplarının telafisi için memur maaşlarına net 600 tl seyyanen zam yapılmalıdır ki hesaplaşmadan helalleşme olmaz.” şeklinde konuştu.

Büyümeden devlet memurlarının da hakkını almak istediğini belirten Özata, “TÜİK verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7 oranında büyüdü. Madem ekonomimiz büyüyor. Biz de kamu çalışanları olarak bu büyümeden hakkımıza düşeni almak istiyoruz, Bu nedenle 31.12.2021 tarihi itibarıyla uygulanan aylık, taban aylık ve yan ödeme katsayılarına 2022 yılı için yüzde 3, 2023 yılı için yüzde 3 oranında refah payı verilmelidir.” dedi.

VERGİ ORANLARI YÜZDE 15’DE SABİTLENMELİ

Özata şöyle devam etti:

“Bilindiği üzere vergi oranlarında artan oranlı tarife uygulanmakta, elde edilen gelir dilimlere ayrılmakta ve her dilime ayrı vergi oranı uygulanmaktadır.  Yani gelir arttıkça vergi dilimi yükselmektedir. Bu nedenle kamu çalışanları, kısa sürede bir üst vergi dilimine tabi olmakta, maaşları düşmekte ve temmuz ayında aldıkları maaş zammının büyük bölümü, artan gelir vergisi ödemesine gitmektedir. Zaten artan enflasyon karşısında hedef enflasyonun bile altında maaş zammı alacak olan kamu görevlileri, bir darbe de gelir vergisi nedeniyle yemektedirler. Bu nedenle çalışanlarımız üzerindeki vergi yükünün hafifletilmesi zorunlu hale gelmiştir. Vergi adaletsizliğinin giderilmesi için bütün kamu görevlilerinin gelir vergisi oranı yüzde 15 olarak sabitlenmelidir. Tapulu, tapusuz arazi adı gibi farklı istihdam modelleri ivedilikle kaldırılmalı tüm sözleşmeli personel memur kadrolarına geçirilmelidir. Kamuda iş güvencesini zayıflatan, her türlü baskı ve istismara açık bir yapı arz eden 4/B’li, 4/C’den 4/B’ye geçen sözleşmeli, geçici, vekil, idari hizmet sözleşmeli gibi adlar altında güvencesiz istihdam modelinin kaldırılarak personelin memur kadrolarına geçirilmesi sağlanmalı, kamu kuruluşlarında memur işi yapan işçiler de aynı çerçevede kadroya geçirilerek kamu istihdam yapısı güvenceli bir şekilde düzenlenmelidir. Tapulu tapusuz arazi adı gibi farklı istihdam modelleri ivedilikle kaldırılmalı tüm sözleşmeli personel memur kadrolarına geçirilmelidir.”