Son günlerde Muğlaspor’un aldığı sonuçlar ve ligde bulunduğu durum herkes gibi beni de çok derinden üzüyor. Dile kolay, yılların efsane Muğlaspor’u hiç hak etmediği bir ligde hiç hak etmediği sonuçlar alıyor.

Şimdi biraz geçmiş yıllara dönelim. Yeşil beyazlı kulüp yıllarca şu andaki 1. Lig olarak bilinen ve o dönem 2. Lig olarak adlandırılan ligde başarıyla mücadele etti. Muğla Atatürk Stadı çok büyük heyecanların yaşandığı önemli maçlara ev sahipliği yaptı. Tıklım tıklım dolu tribünlerde çok önemli galibiyetler elde etti.

Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Muğlaspor, çok sayıda yıldız futbolcuyu da ülke futboluna armağan etti. Kurumsal yönetimi ile herkesin takdirini kazanan Muğlaspor profesyonel liglerde adını yıllarca başarıyla duyurdu.

Son beş on yıl geriye dönersek ise hep sıkıntı hep sıkıntı. Altı sezon amatör ligde mücadele eden yeşil beyazlı kulüp 2016 yılında tüm şehrin tek yürek olması sonrası Konya’da oynanan maçta Sultangazi’yi mağlup ederek yeniden profesyonel liglere geri döndü.

Sonrasında ise gerek teknik kadro gerekse de oyuncu transferlerinde yapılan yanlış seçimler nedeniyle büyük sıkıntı yaşayan Muğlaspor, ekonomik olarak ta büyük bir çıkmazın içine girdi. Sonrasında sürekli yapılan destek çağrısı ve olağanüstü genel kurullar kulübü bugünlere getirdi.

Ben bu yazımda kimseyi suçlamak peşinde değilim. Yapılan yanlışlıkları ve bu yanlışları yapanları tüm Muğla çok yakından biliyor zaten.

Şimdi gelelim yazımızın başlığına. Muğlaspor’un mevcut yönetimi kısa bir süre sonra devre arasında bazı radikal kararlar almalı. Bu saatten sonra atılacak her adım iyice irdelenmeli ve öyle atılmalı.

Muğlaspor toplam 10 takımın mücadele ettiği Bölgesel Amatör Lig 9. Grup’ta 9. Sırada yer alıyor. Bu sıralama Muğlaspor’a hiç yakışmıyor. Devre arasında bu ligi iyi bilen tecrübeli isimlerle kadro mutlaka güçlendirilmeli. Lig sonunda çok kötü bir tabloyu düşünmek dahi istemiyorum. Kalın sağlıcakla.