Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast düzenlemek için Muğla'nın Marmaris ilçesinde konakladığı otele saldıran "suikast timi"ndeki 37 hükümlünün, "nitelikli yağma" suçundan yargılanmasına ikinci günde devam edildi.

"Anayasayı ihlal", "Cumhurbaşkanına suikast" ve "yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme" gibi suçlardan ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezalarına çarptırılan sanıklar, yargılandıkları Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin suç duyurusu üzerine Cumhurbaşkanlığı koruma polislerinin 21'ine yönelik gerçekleştirdikleri iddia edilen "nitelikli yağma" suçundan tekrar hakim karşısına çıkarıldı.

Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanıklar ikinci günde bulundukları illerdeki cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla dahil oldu.

Duruşmada mahkeme başkanı dosyaya yeni eklenen belgeler, müşteki ifadeleri, olay gecesi ve sonrasında kayıt altına alınan tutanakları okuyarak sanıklardan bunlarla ilgili savunma yapmalarını istedi.

Duruşmaya katılan bazı sanıklar avukatları olmadan savunma yapmayacaklarını belirtirken bazı sanıklar ise iddiaları kabul etmeyerek suçsuz olduklarını iddia etti.

Sanık Davut Uçum da reddi hakim talebinde bulundu.

Mahkeme Başkanı söz konusu taleple ilgili ilk olarak davanın savcısına söz verdi.

Savcı, yargılamanın geldiği aşama ve deliller dikkate alındığında talebin dava dosyasına katkı sağlamayacağından ve duruşmayı uzatmaya yönelik olacağından talebin reddedilmesini istedi.

Mahkeme Başkanı sanığın talebini, dosyanın durumunu göz önünde bulundurarak dosyaya yenilik katmayacağı ve duruşmayı uzatmaya yönelik olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle reddetti.

Duruşmaların yüz yüze yapılmasını ve heyet karşısında savunma yapmak istediklerini ifade eden sanıklar, daha geniş savunma yapabilmek için mahkeme heyetinden süre talebinde de bulundu.

Sanıklardan bir kısmı mahkemeye ulaşan belgeler, müşteki ifadeleri ile ilgili savunma yaparak suçlamaları reddetti.

Sanıkların dinlenmesinin ardından iddia makamı esas hakkındaki mütalaasını sundu.

İddia makamı, sanıkların olay tarihinde Marmaris'te Cumhurbaşkanlığı Koruma Daire Başkanlığında görevli müşteki polis memurlarını derdest edip üzerlerini arayarak silah, telsiz, kimlik, para, kredi kartı gibi eşyalarını aldıkları ve nitelikli yağma suçunu işlediklerini belirterek kırmızı bültenle hakkında yakalama kararı bulunan firari Burkay Karatepe'nin evrakının tefrikine, sanık Zekeriya Kuzu'nun koruma polislerine karşı işlediği nitelikli yağma nedeniyle 15 kez, diğer sanıkların ise 18 kez cezalandırılmasına karar verilmesini kamu adına talep etti.

Mahkeme heyeti ara kararında bu celse kayda alınan sanık savunmalarının çözüm tutanaklarının hazırlanmasına, Şükrü Seymen ve Taner Berber'in gelecek duruşma mahkeme huzurunda hazır edilmesine, diğer sanıkların bulundukları illerdeki cezaevlerinden SEGBİS aracılığıyla dahil olmasına, esas hakkındaki mütalaa için sanıklara gelecek celseye kadar süre verilmesine, sanıkların mahkeme huzurunda savunma yapma taleplerinin reddine, sanıkların diğer taleplerinin de dosyaya yenilik yapmayacağından reddine karar vererek duruşmayı 31 Mayıs 2021'e erteledi.

İddianameden

İddianamede, olay tarihinde darbe teşebbüsünün icrası kapsamında aldıkları görev üzerine Marmaris'e gelen sanıkların, Cumhurbaşkanlığı Koruma Daire Başkanlığında görevli müşteki polis memurlarını derdest edip üzerlerini arayarak silah, telsiz, kimlik gibi eşyalarını aldıkları belirtildi.

Zincirleme suç hükümlerinin "yağma" suçu bakımından uygulanamayacağı vurgulanan iddianamede, sanıkların atılı suçtan mağdur sayısınca cezalandırılmaları gerektiği kaydedildi.

İddianamede, sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması gerektiği kanaatine varıldığına da yer verildi. (AA)