Muğla’da boğulduktan sonra, cesedi varilde yakılarak öldürülen Pınar Gültekin'in cinayet zanlısı Cemal Metin Avcı’nın yargılandığı davada müşterek fail, eylem üzerinde ortak hakimiyet ve cinayete iştirak ettiği iddiasıyla hakkında suç duyurusunda bulunulan katil zanlısının kardeşi Mertcan Avcı, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Gültekin ailesinin avukatı Rezzan Epözdemir, “Sonuna kadar hukuki çabalarımız devam edecek” dedi.

SİNEM KARAKAYA-

Muğla’da boğularak öldürülüp, cesedi varilde yakılan Pınar Gültekin’in (27) cinayet zanlısı Cemal Metin Avcı’nın (32) yargılandığı davada katil zanlısı Cemal Metin Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Gültekin ailesinin avukatı Rezzan Epözdemir, davanın 10’uncu duruşmasında katil zanlısı Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı hakkında, müşterek fail, eylem üzerinde ortak hakimiyeti ve cinayete iştirak ettiği iddiasıyla, Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını açıklamıştı.

Gültekin ailesinin avukatı Dr. Rezzan Epözdemir, “Biz soruşturmanın başından beri bu cinayetin tek başına işlenemeyeceğini ifade ediyorduk. Buna ilişkin olarak da soruşturmanın ve yargılamanın genişletilmesi talebini müteakip defalar mahkemeye sunduk. Nitekim adli tıp raporunda Pınar Gültekin'in henüz canlıyken yakıldığı tespit edildi. Geçen hafta karar duruşmasından hemen önce bu yöndeki taleplerimizin tamamı mahkemece önceki celseler de reddedildiğinden Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na Mertcan avcı ile ilgili yeni bir şikayette bulunmuştuk. Bu şikayetimiz de Mertcan Avcı'nın cinayete iştirak ettiğini, adli tıp raporuna göre Pınar Gültekin'in diri diri yakıldığı, Mertcan Avcı'nın Pınar diri diri yakılırken cinayet mahallinde bulunduğu,  dolayısıyla kasten öldürme suçunun icra hareketlerini iştirak ettiğini,  eylem üzerinde ortak hakimiyet kurduğunu ve kasten öldürmeye iştirak suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmasını talep etmiştik” dedi.

“DELİLLERİMİZİN NE DENLİ HAKLI OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI”

Gelinen noktada iddialarının haklı olduğunun ortaya çıktığını belirten Rezan Epözdemir, “Kamuoyunda birçok kimse bu yeni şikayete bir anlam verememiş ve kararın ötelenmesi ne sebebiyet verdiğini ifade etmişti. Şikâyetimiz ve ekte sunduğumuz delillerimizin ne denli haklı olduğu ortaya çıktı. Bu delilerde Yargıtay’ın yerleşmiş kemikleşmiş içtihatlarını sunduk.  Maktulün diri diri yakıldığını sunduk HTS kayıtlarını sunduk. Mertcan Avcı'nın cinayet anında orada olduğunu diri diri yakma eylemini kolaylaştırdığını net bir şekilde delilleriyle ortaya koyduk.  Keza Yargıtay’ın eylem üzerindeki ortak  hakimiyet kararlarını sunduk” dedi.

“DOSYANIN BİRLEŞTİRİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ”

Epözdemir sözlerine şöyle devam etti: “Bu akşam saatleri itibariyle yapmış olduğumuz yeni şikayet neticesinde Pınar Gültekin’in canavarca hisle, eziyet çektirilerek öldürülmesine iştirak suçundan tutuklandı. Mertcan Avcı bakımından en kısa sürede iddianamenin tanzim edileceğini ve davanın da Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirileceğini düşünüyoruz.  Sonuna kadar hukuki mücadele vermeseydik. Sinseydik. Süreci kabullenseydik, bugün bu dosya tek sanıkla yürüyor olacaktı. Fakat geldiğimiz noktada toplamda 6 sanıkla yürüyen çok daha kapsamlı bir yargılamaya dönüş oldu. Cemal Metin Avcı’nın bu cinayeti tek başına işleyemeyeceğine ilişkin iddialarımızın haklılığı da net bir şekilde ortaya çıktı. Son şikayetimizin de ne kadar doğru olduğu ortaya çıktı”

“MÜCADELEMİZİ SONUNA KADAR SÜRDÜRECEĞİZ”

Hukuki sürecin takipçisi olacaklarını ifade eden Epözdemir, “Bizim yerimize başkası olsaydı bu kadar mücadele verilmeseyd, failler belki de cezasız kalacaktı. İddialarımızın haklılığın ortaya çıkması ve adaletin tecelli etme sürecinin başlaması adına son derece olumlu ve sevindirici bir karar olarak görüyoruz. Bundan hukuki süreci sonuna kadar takip etmeye devam edeceğiz. Adaletin tecellisi, maddi gerçeğin ortaya çıkması ve kamu vicdanının rahatlaması için sonuna kadar hukuki çabalarımız devam edecek” diye konuştu.

Mahkeme, davanın 14 Şubat’ta görülen 10’uncu duruşmasında Mertcan Avcı hakkında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyasının beklenmesine karar vermişti. Bir sonraki duruşmayı 11 Nisan saat 14.00’a ertelemişti.