**Türkiye İşçi Partisi (TİP) Muğla Milletvekili adayları, Menteşe’de görev yapan basın mensuplarıyla bir araya geldi. 1.sıra Milletvekili adayı ünlü sanatçı Mehmet Aslantuğ, bu dönemin normal bir dönem olmadığını belirterek, siyaset değil haysiyet mücadelesi verdiklerini vurguladı.

*** 30 yıldır Muğla’da yaşadığını dile getiren Aslantuğ, “Muğla'da bir yazlıkçı, şezlong adamı değilim. Partimizin politikaları ile ülke genelinde bir heyecan var ve bu heyecanı Muğla'da da görüyoruz” dedi.

SİNEM KARAKAYA

14 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanı ve 28.dönem milletvekili seçimlerine sayılı günler kala, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Muğla Milletvekili adayları Menteşe’de görev yapan basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Muğla'da çalışmalarının büyük bir motivasyonla devam ettiğini belirten adaylar, teker teker söz alarak seçime dair konuşma yaptı.

1.sıra Milletvekili adayı ünlü sanatçı Mehmet Aslantuğ, normal bir dönemden geçilmediğini belirterek, siyaset değil haysiyet mücadelesi verdiklerini vurguladı.

Aslantuğ, şunları söyledi:

“Bu dönem normal bir dönem değil. Toplumsal baskıyı ve bu baskı üzerinde kendi hükümdarlığını kuran ve dayatan anlayışa karşı bir virajdayız. Turizmin niyet ve tamahkarlığı çevre felaketine dönüşüyor. Demokratik göç meselesi tarımda büyük boşluklar yaratılıyor. Ülke kendini doyurmakla doyurmamak arasında mutfaktaki yangını umursamayan bir hale geliyor. Ekonomik veriler çok kötü göstergelere evrilmiş durumda. Bu travmayla karşılaşmamız gerekirdi. Buna rağmen seçimde yeniden oy bekleyen, oy isteyen sanki geçmiş 21 yılı bizimle birlikte yaşamamış gibi cümleler kuran garip bir psikoloji ile karşı karşıyayız. Neden TİP diye soracak olursanız, sosyal devleti yeniden inşa etmek için.”

“BU ÜLKE SADAKA ZİHNİYETİNİ HAK ETMİYOR”

“Hassas bir dönemdeyiz. Hiçbirimizin siyasetle ilişkisi normal bir zaman ilişkisine benzemiyor. Ülkenin 60 milyonu açılıkla yoksulluk arasında bir sınava girdi. Buna rağmen iktidar zihniyeti hiçbir şey yokmuş gibi yeniden sorumluluk teslim edilmesini, onlarsız olmayacağını gözümüze sokmaya çalışıyorlar. Her şey ortada. Bu dönem bir sürü ayıpla karşı karşıyayız. Hepimiz ne olup bittiğini biliyoruz. Şimdi hesap sorma zamanı. Bu ülke sadaka zihniyetini hak etmiyor. Bu ülke onurlu bir yönetimi hak ediyor. Biz siyasete mevzi tutmak için girmiyoruz. Biz bu mücadeleye katkı sunmak için buradayız. İmkan bulursak mecliste, meydanlarda bu sesi yükseltmek istiyoruz.”

“MUĞLA'DA BİR YAZLIKÇI, ŞEZLONG ADAMI DEĞİLİM”

Siyaset değil, haysiyet mücadelesi verdiklerini belirten Aslantuğ, “Bizim yaptığımız şey siyaset değil, bizim yaptığımız şey mücadele. Ben 30 yıldır Muğla’da yaşıyorum. Muğla'da bir yazlıkçı, şezlong adamı değilim. Partimizin politikaları ile ülke genelinde bir heyecan var ve bu heyecanı Muğla'da da görüyoruz. Bir sürü sorunun içinden, zulmün içinden geçiyoruz. Burada artık siyaset değil, haysiyet mücadelesi veriyoruz” diye konuştu.

“SABAH ERKENDEN YOLA ÇIKMA HEVESİYLE YANIP TUTUŞTUĞUMUZ BİR SEÇİM SÜRECİ YAŞIYORUZ”

2.sıra milletvekili adayı Mehmet Yapıcı ise şunları söyledi:

“Kendi adıma çok heyecan yaşadığım bir dönemden geçiyorum. Sabah kalkıp erkenden yola çıkma hevesiyle yanıp tutuştuğumuz bir seçim süreci yaşıyoruz. Akılları fikirleri ülkeyle olan bir paydada buluşmuş yoldaşlarla olmanın heyecanının yaşıyoruz” dedi.

Doğa savunucusu Neşe Tuncer Güngüt, “Çok değişik bir tecrübe yaşıyoruz. Pazarda esnaf veya sanayi ziyaretlerinde artık halkın yeter artık dediği noktadayız. Çalışmalarımız büyük bir motivasyonla devam ediyor. Öğrenme sürecimiz devam ediyor. Ne kadar anlatsak ta yetmediği bir zamandan geçiyoruz. Güzel gelecek diyerek bitirmek istiyorum” diye konuştu.

Eğitimci Osman Gülgün, “Kendimce güzel bir yaşamım vardı ama gün o gün değil düşüncesiyle ülkemizin içerisinde bulunduğu çıkmaz beni de politikanın içinde yer almam gerektiğini hissettim. Ülkemizde sorunlar her alanda diz boyu. Eğitim, tarım, hayvancılık alanında, özgürlükler alanında çok büyük problemler var. Bu problemleri ancak arkadaşlarla bir olarak çözebileceğimi düşünüyorum” dedi.

Avukat Füsun Ünlüsoy ise, “Bireysel olarak yaptığımız muhalefeti meclise taşımak istiyoruz. Ezilen kadınların, ötekileştirilen herkesin sesi olarak ‘TİP senin sesin’ diye boşuna demiyoruz bizden alınan hak ve özgürlüklerimizi geri almak için mecliste olmak için buradayız” dedi.