Muğla’nın Menteşe ilçesi Kötekli Mahallesi Yoğurtçu parkında İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları hakkında Anadolu Gençlik Derneği Muğla Şube Üniversite Komisyonu öncülüğünde basın açıklaması düzenlendi.
Açıklamayı Anadolu Gençlik Derneği Muğla İl Sekreteri Ersin Er yaptı. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İsrail’in tüm dünyanın gözü önünde Filistin’de gerçekleştirdiği soykırım ve insanlık suçu vicdanı olan herkesin sabrını taşırmıştır. İki haftadır devam eden süreçte İsrail her zamanki saldırılarını artırmış ve okulları hastaneleri bombalayarak, kadınları ve çocukları katlederek zulmünü sürdürmektedir.
Terörist İsrail yıllardır Filistin’e ait topraklar üzerinde her türlü zulmü ve alçaklığı dünyanın gözleri önünde gerçekleştirdi.
Binlerce Filistinli kardeşimiz, kadın çocuk demeden katledildi. Mescid-i Aksa başta olmak üzere bütün kutsal mekanlarımızda Müslümanların kanı döküldü. Hiçbir gerekçe olmaksızın yüzlerce genç esir edilip zindanlara atıldı.
Şimdi Aksa Tufanı harekatıyla Filistinli yiğitler kendilerine ait olan topraklarda meşru müdafaa hakkını kullanıyor.
Bu mesele Araplarla İsrail arasında bir mesele değildir. Mescid-i Aksa da, Kudüs de, Filistin toprakları da bütün ümmetin meselesidir.
Çocuk, genç, yaşlı, kadın demeden her fırsatta vahşetini sergileyen, ibadet etmek isteyenlere karşı namlusunu doğrultan, uluslararası sularda vatandaşlarımızı katleden terörist İsrail, kan ve vahşet saçmaktan başka bir şey yapmamaktadır.
Artık İsrail’in bu şımarıklığına ve terörizmine son verme vakti gelmiştir! İsrail bu şımarıklığını İslam ülkelerinin ve Müslümanların sessizliğinden almaktadır! Her fırsatta insan haklarından dem vuran Batı, tüm dünyanın gözleri önünde işlenen İsrail terörizmine hiçbir zaman karşı çıkmamıştır. Şimdi ise tüm ikiyüzlülükleriyle Filistin’e karşı “insan haklarını ihlal ediyorsunuz, İsrail’e saldırıyı durdurun” çağrısı yapıyorlar. Ey sahtekar Batı, ey iki yüzlü insan hakları savunucuları! Ya bugün hakkın yanında olursunuz, ya da allahın lanetiyle yok olursunuz! Buradan sesleniyoruz; Ey islam ülkelerinin liderleri!
Unutmayın ki; Allah nurunu tamamlayacaktır. Bu zulümlere karşı vereceğiniz mücadele ancak ve ancak kendi ahiretiniz ve izzetiniz için olacaktır. Bilinmelidir ki; Filistin davası, yalnız kendileri için değil, İslam’ın ve müslümanların izzetini, özgürlüğünü, şerefini, haysiyetini korumak için savaşan, mücadele eden ve bu uğurda gerektiğinde gözünü kırpmadan canını feda eden, şerefli direnişçilerin davasıdır. Bugün, her zaman olduğundan daha fazla bir sorumlulukla, azimle ve cihad şuuruyla Filistin’in yanında olma günüdür. Siyonist İsrail'in varlığını tanımak da onunla diplomasi yürütmek de kabul edilemez. Bu zihniyetle ne oturup konuşulabilir ne de anlaşma yapılabilir.
Siyonist İsrail, var olduğu günden bu zamana bölgedeki kaosun, çatışmaların ve belirsizliğin ana müsebbibidir. İsrail'i işgal ettiği Filistin topraklarından çıkarmak tüm Müslümanların görevidir. Siyonist İsrail'i yöneten zihniyet tüm dünyaya Filistin halkını terörist olarak lanse etmektedir. Filistin halkının meşru talepleri adeta bir terör örgütünün talepleri gibi gösterilmektedir. Başta ABD olmak üzere tüm emperyalist ülkeler Filistin halkından meşru taleplerinden vazgeçmelerini istemektedirler. Siyonist İsrail'le normalleşme neresinden bakarsanız bakın işgallere ve katliamlara onay vermektir.
Başta Türkiye olmak üzere tüm İslam ülkeleri ve hükümetleri Filistin konusunda samimi olmalı Ve gerekli yaptırımları biran evvel uygulamalıdırlar. Filistin meselesine seçim dönemlerinde elverişli bir malzeme olarak bakmak akabinde İsrail'le ilişkileri artırarak devam ettirmek samimiyetsizliktir. Siyonist İsrail, sadece saldırdığı zaman değil her zaman için problemdir. Siyonist İsrail, sadece Filistin halkı ve Müslümanlar için değil tüm insanlık için problemdir.”