2015 yılında kurulan 112 Acil Çağrı Merkezi (AÇM), Muğla’ya koordineli bir şekilde hizmet sunmaya devam ediyor. Yaklaşık 200 personelin çalıştığı AÇM toplam 8 kurumun çağrı hizmetini karşılıyor. 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürü Kamil Karakaya, gereksiz çağrıları önleyerek, gerçek çağrıları kurumlara aktararak, kurumların boş yere meşgul edilmesini önlediklerini dile getirirken, dünyaya hizmet verdiklerini söyledi.
Sinem Karakaya
2015 yılında Muğla’nın pilot il olarak seçilmesinin ardından acil yardım çağrıları için kullanılan numaralar il genelinde 112 Acil Çağrıda toplandı. En kısa sürede faaliyete geçen Muğla 112 Acil Çağrı Merkezi, İtfaiye, Jandarma, Polis, Sağlık, Orman, Sahil Güvenlik, AFAD, Doğa Koruma ve Milli Parklar olmak üzere 8 kurumun çağrılarına bakıyor. Olası bir durumda tüm ekiplerin olay yerine aynı anda yönlendirildiğini söyleyen 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürü Kâmil Karakaya, “Muğla’ya kazandırdığımız en önemli şey koordinasyon halinde olmaktır” dedi.
“UYGULAMA BÜYÜK AVANTAJ SAĞLADI”
Olası bir durumda tüm ekiplerin aynı anda haberinin olduğunu dile getiren Acil Çağrı Merkezi Müdürü Kamil Karakaya, “Şu anda 50 ilde 112 Acil Çağrı Merkezi aktif oldu. Pilot il olmamız bizim kendi çalışmalarımızdan kaynaklı. Farklı çalışmalar yapınca dikkat çektik. Kendi videolarımızı hazırladık, kendi tanıtımlarımızı yaptık. Diğer illere bu anlamda çok mihmandarlık yaptık. 2015 yılına kadar Muğla’da her kurum farklı çağrı numarasıyla, farklı işletme yöntemleriyle ilerliyordu. Şimdi tüm acil çağrılar 112 ye aktarılıyor. Aradığınızda çağrı alıcı mekanizması devreye giriyor. Daha önce sağlık alanı 3 bin civarında telefon alıyordu ama bunların 300-400 tanesi gerçek vaka oluyordu. Şu an sadece gerçek vakalarla muhatap oluyorlar. Aynı şey diğer kurumlar içinde geçerli. Biz kurumların yükünü paylaşarak onlara gerçek çağrıları yönlendiriyoruz ve kurumların boş yere meşgul edilmesini önlüyoruz. Zamanla kurumlarla birbirimizi tanıdık ve alıştık. Bu mana da biz yükü paylaştık aslında. Bir olay olduğunda arkadaşlar aynı alanda bir araya gelip istişare edebiliyorlar. Koordinasyon sağlıyorlar. Bizim Muğla’ya kazandırdığımız en önemli şey koordinasyon halinde olmaktır. Mesela Sakar’daki kaza da tüm ekiplerimizin aynı anda haberi olduğu için müdahale süreci en aza indi. Fakat şu anki uygulama olmasaydı önce 112, sonra 155’ i arayacaklardı. Belki itfaiye akla gelmeyecekti. Ambulans gelince gerekli olduğu anlaşılacaktı ve sonradan çağrılacaktı. AFAD sonra gelecekti. Hepsi aynı anda olay mahallinde olduğu için bu uygulama büyük avantaj sağladı. İnsanlarımız direkt farkında değiller belki ama acil çağrı merkezi birçok yerde büyük avantaj” dedi.
“TÜM EKİPLERİ AYNI ANDA OLAY YERİNE YÖNLENDİREBİLİYORUZ”
Çalışmalarında profesyonelliğe önem verdiklerini söyleyen ve Muğla’nın kendi nüfusundan daha fazla insana hizmet veren bir şehir olduğuna dikkat çekerek, tüm ekipleri aynı anda olay yerine yönlendirdiklerini belirten Karakaya, “112 Acil Merkezi olarak tüm kurumlarla koordinasyonlu halde çalışıyoruz. Vatandaşımız için her anlamdan büyük kolaylık çünkü telefonunuz çekmese bile 112’yi arayabiliyorsunuz. En önemlisi olası büyük olaylarda tüm ekipleri aynı anda olay yerine yönlendirebiliyoruz. Çağrı yönetiminin bir standardı olmalıdır. Farklı kurumların farklı çağrı merkezleri varken bu standardı yakalamak çok zor ama şu an Muğla 112 Acil Çağrı Merkezi’nde çok net bir çağrı karşılama standardı var. Konuşmalar aynı tip, sorular aynı sorular. Daha profesyonelleşti artık. Ben sürekli arkadaşlarımızın çağrı yönetimlerini takip ediyorum hatta bazen uyarıyorum. Bu da belli bir kalite getiriyor. Muğla kendi nüfusundan daha fazla insana hizmet veren bir şehir. Muğla’ya tatil amaçlı her milletten insan geliyor. Bugüne kadar dil konusunda da onların hizmet alması konusunda da bir problem olmadı. Biz bir kültür ve turizm kentinin acil çağrı merkezi olarak bir anlamda dünyaya hizmet veriyoruz” şeklinde konuştu.
“KENDİ YAKINLARININ İHBARLARINI ALDILAR”
Tüm kurumlarla çalışan ilk çağrı merkezinin Muğla olduğuna dikkat çeken Karakaya, “Kuruluş ve faaliyete geçiş sürecin zor olmasından ziyade yorucu bir dönemdi. Ben buraya akşam geldim, hafta sonu, bayram, yılbaşı demeden hep geldim, sürekli arkadaşlarımızın yanında olmaya çalıştım. Eğitimlere de çok önem veriyoruz biz. Yaşadığımız her olayda ki performansımızı yeniden inceleyip, eğitimlere konu ediyoruz, hatalarımızdan ders almaya, doğru işlerimizi daha doğru yapmaya çalışıyoruz. Yüz yüze eğitimlerimizi de bu pandemi sürecinde internet üzerinden yaptık. Tek başımıza yapacağımız işler değildi bunlar bu anlamda şanslıydık, Sayın Valilerimiz her konuda yardımcı oldular. Muğlalıların desteğini ise nasıl anlatırız onu bilmiyorum, müthiş bir şey, gereksiz çağrı oranımız çok düştü. Benim buradaki arkadaşlarım kendi yakınlarının ihbarlarını da aldılar ama bunu da profesyonelce yönettiler. Askeri disiplinden, sağlık sektöründen, arama kurtarmadan, yangın gibi farklı disiplinlerden gelen arkadaşlarımız var. Bunları bir potada toplayıp burada aynı tepkiyi vermemiz gerekiyor. Bunu büyük oranda başardığımızı düşünüyorum. Geriye dönüp baktığımda, iyi ki de yorulmuşuz. 8 kurum ile hizmet veren ilk acil çağrı merkeziyiz. Aydın’ın orman ve sahil güvenlik çağrıları da bize düşüyor. Tüm kurumlarla çalışan ilk acil çağrı merkeziyiz. Ayrıca Muğlalılara da teşekkürü borç biliriz” dedi.