SAĞLIKÇILAR DA ÇİMENTO FABRİKASINA “KARŞIYIZ” DEDİ

SES Muğla Şube Başkanı Nazlı Tepeli, Bayır’da yapılması planlanan kamuoyunun tepkisini toplayan Çimento Fabrikası’nın yaratacağı sağlık sıkıntılarını dile getirerek, “Halkçı belediyecilik anlayışını savunduğunu...

SES Muğla Şube Başkanı Nazlı Tepeli, Bayır’da yapılması planlanan kamuoyunun tepkisini toplayan Çimento Fabrikası’nın yaratacağı sağlık sıkıntılarını dile getirerek, “Halkçı belediyecilik anlayışını savunduğunu söyleyen bir belediyenin halkının yanında Çimento fabrikasına karşı çıkması gerekmektedir” dedi.

Bayır Mahallesinde yapılması planlanan Entegre Çimento Fabrikası tartışmaları gündemdeki yerini koruyor. Birçok çevreci ve yöreye halkı tarafından tepki toplayan projeye Menteşe Belediyesi’nce verilen ruhsat tartışmaları iyice alevlendirdi.

SES Muğla Şube Başkanı Nazlı Tepeli yayımladığı basın açıklamasında, Çimento üretiminin her aşamasında farklı kirleticilerin ortaya çıktığı ifade ederek, insan sağlık üzerinde yaratacağı olumsuzluklara dikkat çekti.

“OLUMSUZ ETKİLERİ BİLİMSEL ÇALIŞMALARLA KANITLANMIŞTIR”

Muğlalıların çimento fabrikalarının neden olduğu halk sağlığı ve çevre sorunları ile karşı karşıya bırakılmış olacağına değinen Nazlı Tepeli, “Menteşe ilçemizin, bayır mahallesi sınırları içerisinde açılması planlanan çimento fabrikasına ruhsat verilmesi ile halkımız çimento fabrikalarının neden olduğu halk sağlığı ve çevre sorunları ile karşı karşıya bırakılmış olacaktır. İnsan ve çevre sağlığına olan olumsuz etkileri bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış bu tür sanayi kuruluşlarının yerleşim alanları çevresine ve tarım arazilerine kurulmasına karşı, üzerine düşen yasal zorunluluğu ve toplumsal sorumluluğu yerine getirmeyenler yargı ve tarih önünde sonuçlarından kaçamayacaklardır” dedi.

 

“HAMMADDEDEN SON ÜRÜNÜNE ÇİMENTO SANAYİ KİRLETİCİDİR”

Çimentonun pişirme aşamasında fosil yakıtların kullanıldığını ve son ürün olan çimentonun kendisinin de kirletici olduğunu dile getiren Tepeli, “Çimento üretiminin her aşamasında farklı kirleticiler ortaya çıkar. Çimentonun pişirme aşamasında kullanılan fosil yakıtlar, son ürün olan çimentonun kendisi de bir kirleticidir. Çimento tozunda antimon, arsenik, kurşun, kadmiyum, krom, kobalt, bakır, manganez, nikel, talyum, kalay, vanadyum, çinko, berilyum, selenyum, tellür ve cıva bulunur.

Son yıllarda çimento pişirme sürecinde gereken enerjinin fosil yakıtlar yerine alternatif yakıt olarak endüstriyel atıkların yakılması ile karşılanması yaygınlaşmaktadır. Başta sanayi atıkları olmak üzere atıkların, arıtma çamurlarının kullanılması endüstriyel atıkmiktarını azaltma ve tehlikeli atıklardan kurtulmanın çözüm yolu gibi sunulsa da, bu yöntem endüstriyel atıklardaki toksik metal ve organik bileşiklerin salınmasına neden olarak çevreye verilen zararı daha da artırmaktadır” ifadelerini kullandı.

“YAŞAM ALANLARIMIZA, EKOSİSTEME ZARAR VERİCİDİR”

Çimento Fabrikalarının ekosistemi zarar verici nitelikte olduğuna değine Tepeli, “Çimento fabrikasının açığa çıkardığı çevreye yayılan her türlü zararlı gazlar, katı ve sıvı atıkları (emisyonu); sadece hava kirliliğine neden olmakla kalmayıp küresel ısınma, ozon tabakasının incelmesi, asit yağmurları, biyolojik çeşitlilik kaybı, azalmış ürün verimliliği ile sonuçlanan yerel ve küresel çevre etkisine sahiptir.

Çimento üretimi ile oluşan toz ve gaz emisyon çevre sağlığı için zararlıdır. Çimento fabrikası emisyonu olan sülfüroksitleri ve nitrojen oksit, su ve diğer bileşenlerle reaksiyona girerek asidik bileşenler oluştururlar. Bu asidik bileşenler asit yağmurlarının temel bileşenidir. Yani çimento fabrikası emisyonu asit yağmurlarına neden olur. Asit yağmurları da tüm doğaya zarar vermekte, ormanların yok olmasına neden olmaktadır.

Çimento tozunun toprak kirletici etkisi fabrikadan bir kilometre uzaklığa kadar belirgin olmakla birlikte ikinci kilometrede de görülmüştür. Çanakkale’de yapılan araştırmalarda Çimento fabrikası bacalarından çıkan tozun zeytin ağaçlarına olumsuz etkisi sonucunda toz ile temas eden zeytin ağacı yapraklarının yapısı değişmiş, sürgün ve yaprak büyüme-gelişmesi olumsuz etkilenmiş, meyve sayısı ile gelişmesi bozularak önemli verim kaybı olmuştur. Olumsuz etki fabrikadan 500 metre uzaklıktaki zeytin ağaçlarında da görülmüştür. Araştırmacılar çalışmalarında saptadıkları olumsuzluk üzerine; ‘her ne kadar bacalarda filtreler olduğu yetkililerce belirtilmişse de, bunun yeterli olmadığı görülmektedir’ saptamasını yapmaktadır” dedi.

“İNSAN SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLER”

Çimento fabrikası emisyonunun sadece çevreyi kirletmekle kalmayıp alerjiden ölüme kadar uzanan bir yelpazede insan sağlığına da olumsuz etkiler yaptığını söyleyen Tepeli, “Çimento üretim sürecinde oluşan emisyon insanların farklı organ ve sistemlerini etkilemektedir. Başlıca solunum sistemi hastalıkları, kanser, kalp hastalığı, ağır metal zehirlenmeleri, alerji ve enfeksiyon hastalıklarına neden olabilmektedir.

Çimento üretimi, hem fosil yakıtların kullanılması hem de hammaddelerin işlenme süreci nedeniyle, çevreye büyüklü küçüklü çeşitli parçacıkların saçılması ve ağır metal kirlenmesine neden olmaktadır. Yapılan çalışmalar ile çimento fabrikalarının çevresinde ağır metal yoğunluklarının daha fazlaolduğunu gösterilmiş ve çimento fabrikalarının çevre için ağır metal emisyon kaynağı olduğu bildirilmiştir. Yatırımcılar bunun az miktarda ve önemsiz olduğunu söylemektedirler. Çimento fabrikalarından doğaya yayılan ağır metallerin bazı sanayi tesislerinden daha düşük yoğunlukta olması zararsız olduğu anlamına gelmez. Ağır metallerin düşük seviyelerde olmasına rağmen insan sağlığı açısından zararlı etkileri birikime bağlı olarak zamanla ortaya çıkmaktadır. Örneğin kurşunun vücutta yıllar içerisinde birikmesi sonucu beyinsel fonksiyonlar olumsuz etkilenmekte zihinsel ve sinirsel hastalıklara neden olmaktadır. Ağır metalle kontamine olmuş topraklarda yetişen bitkilerde kromozom yapısında bozulma gibi DNA hasarları görülmekte, mutasyonlar ve biyokimyasal değişiklikler ortaya çıkmaktadır” diye konuştu.

“SAĞLIKLI BİR YAŞAM HAKKINI SAVUNUYORUZ”

 

Çimento fabrikaları Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği’nde ‘kirletici vasfı yüksek tesisler’ kapsamında değerlendirildiğini ifade eden Tepeli, “Kirletici vasıfları yüksek çevre ve halk sağlığı için bu kadar zararlı bir tesisin tarımsal alanların bulunduğu yemyeşil doğa içerisine, yerleşim yerlerinin yakınına yapılmak istenmesi ve buna ruhsat verilmesi çevre ve doğa katliamı ile halk sağlığı sorunu yaratacağı kaçınılmazdır.

Sağlığın ve Sağlıklı bir çevrede yaşamanın hak olduğunu savunan sağlık alanında örgütlü olan sendikamız SES bu sorumsuzluğa SESsiz kalamaz. Yaşam hakkına karşı bu sorumsuz tutumdan bir an önce vazgeçilmelidir. Ruhsatı veren Menteşe Belediyesi acilen bu hatasını kabul edip ruhsatı iptal etmelidir. Daha da önemlisi halkını düşünen, halkçı belediyecilik anlayışını savunduğunu söyleyen birlikte yönetme iradesini beyan eden bir belediyenin halkının yanında Çimento fabrikasına karşı çıkması da gerekmektedir” dedi.

                                                            

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Muğla Haberleri