ULA' dan HALİS KAYACIK ******** Eski Vekiller, Yeni Vekiller

Yıllar önce Muğla'nın İlçesi Fethiye'den gelip, Muğla'nın bir başka ilçesi, Ula'ya yerleşen Halis Kayacık, 1968 yılından beri siyasetin içinde bulunduğunu söyledi.O dönemlerde adı Güven Partisi olan bir partiye kaydolduğunu,...

Yıllar önce Muğla'nın İlçesi Fethiye'den gelip, Muğla'nın bir başka ilçesi, Ula'ya yerleşen Halis Kayacık, 1968 yılından beri siyasetin içinde bulunduğunu söyledi.

O dönemlerde adı Güven Partisi olan bir partiye kaydolduğunu, daha sonra ise Adalet Partisi'nde delege olduğunu belirten Halis Bey, İlçe Başkanları Murat Tütüncü'yü yaşı nedeniyle değiştirmek istediklerini, bu amaçla bir arkadaşı ile köy köy dolaşıp, ekip kurmaya çalıştıklarını anlattı…

İlçe Başkanı Tütüncü, o seçimde yeniden aday olmak isteyince vazgeçmesi için araya ileri gelenleri koyduklarını ve kendisiyle konuşmalarını istediklerini açıklayan Halis Kayacık, “Adalet Partisi, 1980 yılında feshedilince Ula' da Doğru Yol Partisi'ni (DYP) kurdum. Bizi seçime sokmadılar. Biz de üç parti birleştik, belediye başkanlığı için bağımsız bir aday çıkardık. Ama seçimi 34 oyla kaybettik. Daha sonra Halil İbrahim Taşkesen'i ilçe başkanı yaptık.” dedi.

SIKINTILARIN BİLİNMESİ

Süleyman Demirel'in azınlık hükümeti kurduğunda, Muzaffer İlen, Latif Sakıcı ve İfet Nak'ın da Muğla Milletvekilleri olduğunu ve vekillerin halkın arasına girdiğini, hafta sonlarını seçim bölgelerinde geçirdiğini, kahvehanelerde oturup insanlarla sohbet edip, sıkıntı ve ihtiyaçlarını sorduğunu anlatan Halis Kayacık, “Şimdi vekil ve politikacılarımızı, ancak seçimden seçime ya da televizyonlarda görebiliyoruz. Masa başında, vatan sıkıntısı bilinmez! Ancak halkın arasına karışırsan sıkıntıların farkında olabilirsin. Biz politikayı böyle gördük. Şimdi yaşlandık ve siyaseti bıraktık.” diye açıkladı.

Halis Bey, Demokrat Parti (DP) üyeliği sırasında da uzun dönem Gültekin Uysal ile çalıştığını söyledi ve “Şimdi siyasetle ilgilenmiyorum ama gönlümden geçen kişi Meral Akşener'dir. Seçimlerde O'na oy veririz artık!” dedi.

İKTİDARA OY VERMEK

Ula Siyasetini sorduğumda ise Halis Bey, “Ula Siyasetinde bir şey olduğu yok! Burada CHP' den Ümit Karaaslan 25 sene belediye başkanlığı yaptı. Çok temiz bir insandır ama büyük işlere girişmedi. Daha sonra DP'den Nadi Şenkal'ı başkan seçtik. O da 'azıcık bir şeyler yapayım' dedi. Kanalizasyon projesini o programa aldırdı ama sonra tuttu, AK Parti'ye geçti. Geçmekle de büyük hata etti! Çünkü başkanlığı CHP'nin oyları ile kazanmıştı. AK Parti'ye geçince CHP'liler kendisine oy vermedi. DP seçmeni zaten hiç oy vermedi. AK Parti içinden de tepkiler gördü, çünkü ilçe başkanı ve il genel meclis üyesini aday listesine almadığı için kendisine kızıp, oy vermeyenler olunca seçimi de kaybetti. Ümit Karaaslan tekrar seçimi kazanıp belediye başkanı oldu.” şeklinde görüşlerini aktardı.

Halis Kayacık, gerçekleşen son yerel seçimler hakkında ise, “Ula Halkı, hep muhalefete oy verdi. Ümit Karaaslan da yıpranmıştı. Bu sefer, 'İktidar partisine oy verelim!' diye İsmail Akkaya'yı seçtiler. Ama İsmail Akkaya, hiç bizim tahmin ettiğimiz gibi biri çıkmadı. Belediye içine girip, çıkmıyor, halkın içinde gezmiyor. Sokaklar berbat şekilde karışık. Parklarda çimler kurudu gitti, sulatmıyor. Söylüyorsun, 'İşte Akyaka'ya hizmet yapıyor' diyorlar. Burada, Ula'da bir hizmeti yok, memnun değiliz!” diye düşüncelerini açıkladı.

MUĞLA BASAMAĞI

Halis Bey, Oğlu Yusuf Kayacık'ın AK Parti' den ihraç edilmesi üzerine de “O'nun AK Parti'ye gitmesini pek istemiyordum, gönülsüzdüm. Ben DP üyesiyim. Süleyman Soylu, Yusuf'un arkadaşıydı. Daha evvel birlikte politika yaptılar. O'nu oraya, O götürdü. Bana göre ise Süleyman Bey, Yusuf'u Muğla'da basamak yapıp, kendisi yükseldi. Yükselirken de hiçbir DP'liyi yanında götürmedi.

Kimseyi götürmedi, insan bir arkadaşını bari yanında götürürdü, götürmedi. Bence Süleyman Bey, çok fazla yani güvenilecek bir adam değil mi, desem, ne desem! Süleyman Soylu ile DP zamanında çok samimiydik. Evimize geldi, gitti, kaldı, misafirimiz oldu. Düğünümüze, sünnetimize geldi, gitti. Burada hep görüşüyorduk. Bence o zamanlar kendisi de Demokrat Parti'den gitmese DP'de kalsaydı, şimdi DP, parlamentoda belki grup kurar, belki de daha fazla oy alırdı. Çünkü DP tabanı, Süleyman Soslu'yu sevmişti.” şeklinde görüşlerini paylaştı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Haber Haberleri