23 Aralık 1930 yılında Menemen’de çıkan bir ayaklanmada şehit edilen Yedek Subay Mustafa Fehmi Kubilay dün bütün ülke genelinde ve Muğla’da anıldı.
Atatürkçü Düşünce Derneği Muğla Şubesi Başkanı Ziya Ersöz, Kubilay’ın ölüm yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınlayarak Kubilay’ı andı.
Mesajında olayın nasıl gerçekleştiğini de hatırlatan Ziya Ersöz, “Adı Mustafa Fehmi Kubilay olan 24 yaşındaki genç öğretmen Menemen’de yedek subay olarak askerlik görevini yapmaktadır. Olaylar Manisa’da Şeyh Esat tarafından planlanmış,’nakşibendi’ tarikatını yaymak isteyen sakallı, sarıklı ve cübbeli, dördü silahlı 6 kişi 23 Aralık 1930’da, sabah namazından sonra camiden aldıkları yeşil sancağı meydana dikerek silah zoruyla etraflarına adam toplamaya çalışırlar. Elebaşları arasında Giritli Derviş Mehmet, Şamdan Mehmet, Sütçü Mehmet Emin, Nalıncı Hasan, Küçük Hasan vardı. Derviş Mehmet, camide namaz kılanlara kendini ‘Mehdi’ olarak tanıtıp dini korumaya geldiklerini, arkalarında 70 bin kişilik halife ordusu olduğunu, öğle saatlerine kadar şeriat bayrağı altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceklerini söyleyip şehir meydanına diktikleri şeriat bayrağının altında dönerek tekbir getirmeye, zikretmeye ve ‘Şapka giyen kafirdir. Yakında yine şeriata dönülecektir’ diyerek bir isyan hareketi başlatırlar. Bir kısım halk da halife ordusunun kasabaya geleceği korkusuyla isyancılara katılırlar.
İlçedeki askeri birliğin olayları duyması üzerine alay komutanı, yedek subay Kubilay’ı olay yerine gönderir.Bir manga askerle olay yerine gelen Kubilay askerlerin arasından ayrılarak tek başına isyancıların arasına girip teslim olmalarını ister.İsyancılardan biri ateş ederek Kubilay’ı yaralar.Bunun üzerine askerler ateş açarlar ama tüfeklerinde öldürücü etkisi olmayan manevra fişekleri vardır.Derviş Mehmet ‘Bana kurşun işlemiyor’ diyerek halkı kandırmaya çalışır.Kubilay yaralı olarak cami avlusuna sığındıysa da Derviş Mehmet ve arkadaşları peş sıra gelirler Derviş Mehmet çantasından çıkardığı testere dişli bağ bıçağı ile Kubilay’ın başını keser.
Olaylar üzerine Menemen, Manisa ve Balıkesir’in merkez ilçelerinde sıkıyönetim ilan edilerek 2.Ordu Komutanı Fahrettin paşa (Altay) sıkı yönetim komutanlığına ve 1.Kolordu komutanı Muğlalı Mustafa paşa Divan-ı Harp Reisliğine getirilerek 15 Ocak 1931’de 105 sanık yargılanmaya başlanır.25 Ocak 1931 tarihinde sona eren Sıkıyönetim Mahkemesinin kararı sonucunda 37 sanık için ölüm cezası ve diğerleri hapis cezasıyla cezalandırılırlar.28 kişinin ölüm cezası onaylanarak 3 Şubat 1931’de infazları yapılır.”dedi.
Menemen olaylarının 2. İrtica olayı olduğunu belirten Ersöz, şunları söyledi:
“ Genç Türkiye Cumhuriyeti 23 Aralık 1930 tarihinde, 1925 Yılındaki Şeyh Sait İsyanından sonraki 2. önemli irtica olayı ile karşılaşmıştır.
Menemen Olayının izleri toplumsal bellekten hiç silinmedi ve bu gerici olay ‘Menemen Olayı – Kubilay Olayı’ olarak tarihe geçmiş, Kubilay da ‘Devirim Şehidi’ olarak simgeleşmiştir.
Cumhuriyeti tehdit edici bu gerici olayın burada geçmiş olması, aydın ve Atatürkçü Menemen halkını son derece rahatsız edip üzmektedir. Oysa bu olayları planlayanların tamamı ve olaylarla karışanların üçte ikisi Menemen dışındandır.
Devrim yasalarından laikliğin önemi bu olayla bir kez daha anlaşılmış, herkes inancında serbest ancak din ile devlet işlerini ayrı tutulmasının gerekli olduğu zihinlere kazınmıştır.
‘ Kubilay Olayı’ veya ‘Menemen Olayı’ Cumhuriyet Tarihimizin en önemli olaylarındandır.”