Ben çok heyecanlıydım.
Gerekli görüşmeleri Talat ağbi yapmıştı. Artık Cezmi bey ile tanışmaya gidecektik. Yerimde duramıyordum.
Hep birlikte toparlanıp yola çıktık. İlk defa İzmir yolu çok keyifli gözüktü. Kafamda şekerin biteceği düşüncesi bana çok iyi geliyordu. Harika bir motivasyondu sizin anlayacağınız. Eee şimdiye kadar üstüme yapışmış HASTA ÇOCUK etiketinden, TOPLUM BASKISINDAN, İNSANLARIN ACIMALI GÖZLERLE BAKIŞINDAN VE EN ÖNEMLİSİ BENİM KENDİME ACIMAMDAN kurtulabilirdim artık. İnsanlara bunu anlatırken çok keyifleneceğimden emindim.
Ne kadar acı !!
Yıllar önceki özgüvensizliğim ne fena !! Başka insanların söylemlerinden ve bakış açılarından etkilenmem çok olumsuz bir durummuş. Şimdiki halimden eser yokmuş. Eski zamanlarda, çok faydası varmış gibi hep başkaları için yaşamışım. Hayatımın merkezine insanların lafını almışım. Ayy çok fena çok !! Şükürler olsun ki kendime gelebildim sonrasında. Şimdi aynı şeyleri yaşasaydım yani nakil olsaydım, sadece kendi sağlığım ve mutluluğum için isterdim, insanlar umurumda bile olmazdı.
Nihayet İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne ulaştık. Bilirsiniz hastaneler biraz karmaşıktır. Uzun koridorlarda yürürken rengarenk kadınlar görmüştüm. Genelde kırmızı, sarı, turuncu eşarplarıyla yürüyorlardı. Eşarpların ucunda yine rengarenk boncuklar vardı bir sürü. Muğla'daki hastanede hiç böyle kadınlar görmemiştim. Süslü püslü, eli ağzında kıkır kıkır gülen ve oynama havasında dolaşan kadınlar...
Yukarı çıktık ve Opr. Dr. Cezmi bey'i beklemeye başladık. Bizi çağırdılar. Karşıdan gördüğümde çok ciddi birisi gibi duruyordu. Biraz çekindim ama nereden bilecektim sonrasında yaptıklarıyla benim için baba gibi olacağını. Temiz ve güven veren, sakin yüz ifadesiyle birçok soru sordu. Otomatiğe bağlı cevap veriyordum. Önce kan verecektik. Dokuya bakacaklardı.
Yani ilk adım kan vermekle başlayacaktı. Bir ay sonra tekrar hastaneye gidip çıkan sonuçlarla, organ nakli birimine başvuracaktık. Böylece sisteme giriş yapılacaktı.
Sisteme giriş yapmak, çıkan sonuçlarla organ nakli koordinatörü ile görüşüp kayıt yaptırmakla başlayıp, uygun kadavra çıktığı zaman bana haber verilmesiyle devam edecek bir süreç. Yani benim doku grubuma uygun olması gerekiyor kadavra dokusunun. Size anlatmıştım. KADAVRA NAKLİ ANCAK BEYİN ÖLÜMÜ GERÇEKLEŞTİĞİNDE YAPILABİLİR. BÜYÜK HARFLERLE TEKRAR BELİRTMEK İSTEDİM.Yani gazetelerde, haberlerde, sosyal medyada görüyorsunuz ya "" organ nakli oldu "" diye. İşte o noktaya gelmek o kadar kolay değil. Organı alan hasta tarafından zorlu bir süreç. Gazete, televizyon ve sosyal medyadaki dramatik yazıları, acı dolu görüntüleri de hiç sevmezdim. Nakil sonrası "" Yeniden doğdu "" diye başlık atarlardı. Yeniden doğmak o kadar kolay değil. Şimdi bakınca kendim de yazıyorum her şeyi. İnşallah yazdıklarım size dramatik gelmiyordur. Amacım, sadece yaşadıklarımı anlatmak ve benzer durumları yaşayanlara, yeri geldiğinde bu yazıların yardımcı olmasıdır. Çünkü hayali yazılar değil. Ne eksik ne fazla, hepsi yaşandı ve hissedildi.
Cezmi bey yapılması gerekenleri anlattıktan sonra, sırayla hepsini hazırlamaya başladık. Büyük bir değişiklik yapmıştık. Ailemde böbrek dokusu uyan biri varsa önce onu inceleyip, kadavradan pankreas çıktığı zaman, hem böbrek hem de pankreas naklimi yapabileceklerini anlattı. Öyle olması daha iyi olacaktı. Evdeki büyükler yaşlı olduğu için buna pek yanaşmadık. Sevgili ablam Nazik Kamalı zaten sürekli "" böbreğimin tekini vereceğim "" diyordu. Ablamı yaklaşık bir ay kadar incelemeye aldılar. Canlı verici durumunda, organı alandan daha çok, vericiyi incelerler. 10 yıl sonrasını bile hesaplayarak, vücuttaki tüm organlara ve sistemlere detaylı bir inceleme yapılıyor. Tüm olasılıklar inceleniyor. Vericinin sağlık durumunun riske atılmaması önem arz ediyor.
Bazı testleri ve tahlilleri Muğla Devlet Hastanesi'nde hazırlayacaktık. Bazıları da Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hazırlanacaktı. Her zamanki gibi, İzmir seferlerimiz başlamıştı. Sonuç olarak ablamın böbreğini vermesi sorunlu çıktı. işin açığı çok sevinmiştim. Bu arada ağbim de çaktırmadan kan vermiş dokularımız uyumlu mu diye. Sözde bana kadavradan çıktı diyerek ameliyata girecekmiş. Ailem ne güzel kalpliydi. Kendileri ile hep gurur duydum. Bunu çok düşünmüştüm ve evdekilerin verici olmasını istemiyordum. Hepsinin çoluğu çocuğu vardı. Onları riske atamazdım. Tabii ki doğru bir düşünce değildi. Vücut sağlıklıysa, tek böbrekle de gayet sağlıklı bir yaşam sürdürülebilir. Demiştim ya önceden, herkes seçimleriyle yaşar diye. Ben kadavra naklini seçmiştim. Bu duruma gelmemin tek sebebi kendi hatalarımdı. Ve bu bedeli sadece ben ödemeliydim.
Bir ay sonra tekrar gidip çıkan sonuçları organ nakline teslim ettim. Detaylı bir soru trafiğinden sonra işlem tamamlanmıştı. Şimdi eve gidip beni çağırmalarını bekleyecektim.
Acaba bekleyebilecek miydim ?
Yoksa acele mi edecektim ?
Ahh ahh !!
Sevgiyle gülümsemeyle kal emi Muğla