Yeni yıla başlarken, eski yılda neler yaptığımızı, neler öğrendiğimizi gözden geçiririz. Çevremize, insanlığa zararlı olup olmadığımızı, zamanı iyi kullanıp kullanmadığımızı düşünür yaptıklarımızı ve yapamadıklarımızı kendi muhasebemizce değerlendirip mutlu olmak ya da hayıflanmak adına elimize bir çok nedeni geçiririz.
Her yeni yıl; yeni atılımlar, yeni umutlar kısaca yenilikler yılıdır. İnsanoğlunun her yeni yılda tarihine yeni başarılar, yeni buluşlar, her alanda ilerlemeleri ile benliğini zenginleştirdiği görülür.
Benim, bizim kısacası hepinizin bu hızlı gidişe ayak uydurmamız için yeni yılda daha çok çalışarak daha başarılı olmamız gerekir diye düşünüyorum.
Saatler saatleri, günler günleri, gündüzler gündüzleri, geceler ise geceleri kovalar. Hem de son hızla…! Bakarsınız koca yıl bir solukta yitip gider. Bu anlamda olanlar olmayanlar; bitenler bitmeyenler; gülenler gülmeyenler; ağlayanlar ağlamayanlarla uğurladığımız eski yılın gitmesiyle yeni yıl gelir kapımızı çalar…
Yeni umutlar, yeni yaşanacaklar, yeni sevinçler, yeni hüzünlerle her şey yeniden başlar. Gün sabah olunca o günü bitti sayar, hafta başı pazartesi olunca haftayı gitti kabul edebilir, edebilirsiniz… Hele hele ay ilk haftaya ulaşınca ayı bitti sayabilirsiniz. İşte her insanın bir günü, bir haftası, bir ayı, bir yılı netice olarak koca bir ömür bu şekilde erir gider. Ömür insanın elinde yavaş yavaş eriyen buz gibidir… Hani ne derler; ömür dediğimiz şey küsecek kadar çok mu? Gelin ne dediğimi siz anlayın… İşte hayatın özeti bir dakika, bir gün, bazen bir hafta, belki de bir ay..! “Bazen günler ne çabuk geldi geçti…” deriz. Amma yitip giden gün deyince akla kaybolan hayatın ta kendisi gelir. Herşey herkesin hayal ettiği gibi gerçekleşmiyor. İnsanların kendi düşlerindeki dünya hep hayallerinde kalıyor. Teşbihte hata olmaz lakin, kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik ama… Basit bir sanatı, yani kardeş olarak yaşamayı asla öğrenemedik. Hep birbirimizi kırdık, hep birbirimizi anlamamazlıktan gelip duymamız gerekenleri kulak ardı edip vurdumduymaz, saygısız ve sevgisiz tavırlarımıza devam ettik.
Bugün bir oradan bir buradan her yere dokunurken çocuğunun karnını doyuracak bir lokma bulmaktan yoksun bir baba için ne anlamı var yeni yılın… Yavrusuna bir yudum süt verememiş bir anne için yeni yıl, eski yıl ne fark eder… Hele anneler gününde anneciğine bir buket çiçek verememiş bir çocuk için yalancı bir yılın ne anlamı olabilir ki..!
Eski mi? Yeni mi? Derken eski yılın yaşanmışlıklarını bir kenara bırakmamız gerektiğine inanıyorum ancak kalbinizi dinlediğiniz vakit kalbinizin size feryadı aynı oranda olmuyor… Siz başka, duygularınız başka konuşuyor. Hal böyle olunca kafanız sürekli karma karışık oluyor.
Eski yıl benim için çok anlamlı değildi. Bir o kadar yüreğim ve benliğim çok acı çekti… Hem de ne acılar… Yüzümüze taktığımız o maskeyle gülerken içimizin kan ağlaması birbirine tezat eden durumlar olsa da hayatın gerçeklerini göz ardı edemiyorsunuz. Birkaç gün sonra bitecek eskinin veya yeni yılın bana çıkardığı veya çıkaracağı bilanço beni eskilerden de aldı yenilerden de ..!
Çok değer verdiğimiz canlarımızı bir daha göremeyecek olmanın verdiği o kahrolası sancılı saatler, günler, haftalar, aylar son hızla yitip gitse de içinizde bıraktığı burukluk hiç dinmiyor. Eski gitse ne olur, yeni gelse ne olur modundan hiç çıkamıyorsunuz… Kısacası hayatın galesi hiç mi hiç bitmiyor. Evet her yeni gün ve yeni yıl elinize verilen boş bir kağıt gibidir. Yılın 365 günü bu boş, tertemiz olan kağıdı adeta hayatın karamsarlıkları ile doldurur ve beyazlığını karartırız. Keşke hayat dilin söylediği ve hayalperestlik kadar pespembe olabilseydi…! Yine de az biraz da olsa bu kağıdı gerektiği gibi anlamlı kullananlarınız da olacaktır. Hayat adına, hayata dair..!
Yeni yıl yaklaşmaya başladı çok değil 4 gün sonra yeni bir 365 gün başlayacak. Yani hayatın döngüsü yine başlıyor. Evet, bu yıl için bir değişiklik yapın… Hemen bugün… Yeni yılda hayatınıza girmesini ya da değişmesini istediğiniz şeyler için bir adım atın; duygu ve düşüncelerinizi, isteklerinizi, hedeflerinizi bir kağıda yazın… Ve olumlu ya da olumsuz kodlamalarınızı yapmaya başlayın.
İster eski ister yeni olsun sahip olunan her dakikanın kıymetini bilmek gerekir… Bilinmeli ki hayatın ortak paydalarında buluştuğumuz arkadaşlarımızı, dostlarımızı; yani insanlığımızı daha iyi anlayabilelim.
Vakit nakittir, onu ne kadar iyi değerlendirirsek bize sağlayabilecekleri saymakla bitmez. Unutmamalı ki vakit kimse için beklemez..!
Hayat akıp gidiyor… Hem de son hızla… Delicesine! Bu cendere içinde bir oraya bir buraya savrularak uzun ince bir yolda gidiyoruz. Hep de gideceğiz…
Aklıma gelmişken hayatın nasıl akıp gittiğini seyretmek istersen, eğer mümkünse bir akarsu kenarına otur ve kendini suyun akışına bırak!..
Yeniden gelecek günleriniz yüreğiniz kadar temiz ve tertemiz olsun. Herkese şimdiden iyi yıllar!!..