Eğitim İş Muğla Şubesi, Dalaman ve Ula ilçelerinde öğrencilerin ÇEDES protokolü çerçevesinde Kur'an Kurslarına gönderilmesine tepki gösterdi. Eğitimin tüm paydaşlarına seslenen Eğitim İş, “Eğitim, sadece ve sadece öğretmenlerin yapabileceği bir uzmanlık işidir” dedi.
Konuyla ilgili Eğitim İş Muğla Şubesi tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Son günlerde ülkemizdeki eğitim kurumlarında laiklik karşıtı uygulamalara sık sık rastanmaktadır. Bunun en son örneğini ilimizin Ula ve Dalaman ilçelerinde gördük.
Ula ilçemizde daha soyut kavramları algılayamayan, okuma yazma bile öğrenmemiş 4-6 yaşındaki çocuklar kurumlarla imzalanan protokoller kullanılarak Kur'an Kurslarına gönderilmektedir.
Dalaman ilçemizde, İlçe Milli Eğitim Müdürünün çedes protokolü çercevesinde Eğitim çalısanları ile öğrencilerimizi toplu halde sabah namazına davet edilip götürüldüğü görülmüştür. Ve ne yazık ki çocuklarımız kullanılarak çeşitli tarikat ve cemaatlerle protokol yapan MEB bu duruma çanak tutmaktadır.
Kimsenin ülkemizin geleceği olan evlatlarımız üzerinden pirim yapmasına izin vermeyeceğiz.
Sendikamız Eğitim İş, her zaman bu tür çabaların karşısında olacak Atatürk ilkeleri ışığında laik, bilimsel demokratik ve kamucu eğitimi savunmaya devam edecektir.
Bu bağlamda eğitimin tüm paydaşlarına sesleniyoruz : Eğitim, sadece ve sadece öğretmenlerin yapabileceği bir uzmanlık işidir.
Kurum Amirlerine ve Okul yöneticilerine sesleniyoruz: Okullardaki eğitim faaliyetinin yasal çerçevede yürütülmesi sizlerin sorumluluk alanınızdır. Bu faaliyeti baltalayacak olan bu protokolleri iyi irdeleyin. Koltuğunuza değil, onun arkasında asılı duruyor olan Başöğretmen’in ilkeleri doğrultusunda karar verin!
Eğitim emekçilerine sesleniyoruz: Sevgili meslektaşlarımız; öğrencilerimiz bizlere Başöğretmen’in emanetidir. Onları, eğitim almak için geldikleri okullarda böylesi laiklik karşıtı uygulamalara terk etmeyiniz! Bu tür girişimleri her şeyden önce öğrencileriniz, sonra mesleki itibarınız için reddediniz!
Velilerimize sesleniyoruz: Biz eğitim emekçileri, çocuklarınızı çocuklarımız gibi görüyoruz. Onlara, olması gerektiği gibi, ihtimamla ve bilimsel yöntemlerle yaklaşıyoruz. Ve kamusal eğitim süresince tüm emekçilerden bu yaklaşımı beklemek sizin yasal hakkınız. Onların eğitim adı altında manen ve fiziken güvencede hissetmeyecekleri hiçbir uygulamayı kabul etmek zorunda değilsiniz. Çocuklarınızın büyüyüp birer yetişkin olduğunda, kendilerine dayatılan hukuksuzlukları ve mantıksızlıkları bilinçli birer yurttaş olarak reddetmelerini istiyorsanız, bu duruşu sizden öğrenmelerini sağlayabilirsiniz. Evlatlarınızın ve ülkemizin geleceği için çocuklarımıza hep birlikte sahip çıkalım!”