FİGEN ÇOBAN’IN DAVASI 13 TEMMUZ’DA

Muğla'nın Yatağan ilçesinde çocuklarının gözü önünde yakılarak öldürüldüğü iddia edilen 40 yaşındaki Figen Çoban’ın eşi, kayınvalidesi ve kayınbiraderi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendiği iddianame hazırlandı.

“Maktulün yanarken halen canlı olduğu, çok açık ve net bir şekilde belli olmuştur” açıklamasında bulunan Figen Çoban’ın ailesinin avukatı Kemal Ertuğrul, 13 Temmuz’da görülecek olan davada sanıkların haksız tahrik indiriminden yararlanmaması ve en ağır şekilde cezalandırılmaları için hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

Yatağan’ın Yeşilbağcılar Mahallesi'nden 21 Ocak'ta, 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arayan S.Ç. yengesi Figen Çoban'ın öldüğü ihbarında bulunmuştu. Üzerine benzin döküp, kendini ateşe vererek hayatını kaybettiği belirtilen Figen Çoban'ın cenazesi incelemenin ardından Muğla Adli Tıp Kurumuna gönderilmişti. Gözaltına alınan kadının eşi M.E.A.Ç. ve kayınbiraderi S.Ç. adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Savcılığın talimatı üzerine şüpheliler M.E.A.Ç, S.Ç, H.Ç. ve V.S. gözaltına alınmıştı. Zanlılardan M.E.A.Ç, S.Ç. ve H.Ç. çıkarıldıkları nöbetçi sulh ceza hakimliğince "kasten öldürme" suçundan tutuklanmış, V.S. ise serbest bırakılmıştı.

Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca Figen Çoban'ın 21 Ocak'ta ölümüne ilişkin iddianame hazırlandı ve Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan iddianame kabul edildi.

Figen Çoban’ın ailesinin avukatı Kemal Ertuğrul, yaptığı açıklamada 13 Temmuz’da görülecek olan davada sanıkların haksız tahrik indiriminden yararlanmaması ve en ağır şekilde cezalandırılmaları için hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

“ÇOCUKLARININ GÖZÜ ÖNÜNDE YAKARAK ÖLÜMÜNE SEBEBİYET VERMİŞTİR”

Figen Çoban’ın ölümüne ilişkin açıklama yapan Av. Ertuğrul, “İlk başta verilmiş olan adli tıp raporuna göre; olay günü çok ciddi bir boyutta kafasına darbeler almış. Maktul bulunduğu yerde muhtemelen evin avlusunda hareketsiz bir şekilde yattığı, ölüp ölmediği kimse tarafından kontrol edilmemekle birlikte birde zaten tehditlerinde yer aldığı üzere Mehmet Emin Ata Çoban, orada bulunan benzini maktulün üzerine döküp çakmakla da ateşlediği yer alıyor. Bu arada işin en mehabet arz eden durumlarından biriside çocuklarının gözü önünde maktulü yakarak ölümüne sebebiyet vermiştir. Gerek raporlarda gerek tanık ifadelerinde sonradan sanıkların ifadelerinde yer aldığı üzere maktulün yanarken halen canlı olduğu, çok açık ve net bir şekilde belli olmuştur. Biz bu dosyada da her zaman olduğu gibi yargı kurumlarımıza ve adalete güvenimiz sonsuzdur” dedi.

“HUKUKİ MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”

Figen Çoban’ın ailesinin avukatı Kemal Ertuğrul açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bu dosyanın duruşması 13 Temmuz itibariyle yapılacak. İddianame uzunca yazılmış bir iddianame fakat olayın bütün ayrıntılarını içeriyor. Bu olay ilk başta maktulün yakınları tarafından intihar şeklinde ifade edilmiş ve kamuoyuna da o şekilde yansıtılmıştır. 3 sanık o aşamada ölenin eşi, kayınvalidesi ve kayınbiraderi maktulün tartışma sonucu moralinin bozuk olduğu ve intihar ettiği, kendisini yaktığı şeklinde ifade verildi.

Sanıklar hakkında da adli kontrol kararı verildi ve bir soruşturma başlatılmıştı. Ancak olayın basına yansıması ile birlikte kamuoyunda daha geniş bir şekilde yer alması sonucu jandarmanın da, Yatağan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da üstün bir sayıda yürüttüğü araştırma sonucunda yapılan soruşturmalar sonucunda başka bir dosya daha sonra ilk dosyayla birleştirilmişti. Bu olayın gerçek boyutu ortaya çıktı.

Gerçek boyutu ise çok önceden beri maktul Figen Çoban’ın eşi tarafından darba maruz kaldığı, bu konuda hiç kimseyle bu yaşadığı sıkıntıyı da paylaşmamış olması. Maktul tabiri caizse çaresiz bir kompozisyon içerisinde. Çaresiz bir şekilde yaşama zorlanması sonucunda maktulün bu cinayete kurban gitmesine neden olan eşi Mehmet Emin Ata Çoban’ın maktulün Yatağan’da çalışmış olduğu fabrikada birlikte çalıştığı evli bir iş arkadaşı tarafından kendisine gönderilen bir mesajı aralarında ilişki olma ihtimali şeklinde yorumlayarak maktule karşı baskı, hakaret ve şiddet uygulamayı sürdürmesi ve çoğaltmasıdır.

Böylesine inanılmaz bir trajediye sebep olan kişilerin bütün kadın cinayetleri davalarında olduğu gibi tutunacakları bir hukuki dal olarak tahrik indiriminden yararlanmaması için bizce de hukuken tahrik indiriminden yararlanmasına sebep olacak hiçbir unsur bu dosyada yoktur. Hiç kimse böyle bir sebepten dolayı böyle bir işe kalkışma hakkını kendinde bulamaz. En ağır şekilde cezalandırılması için hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz.

İddianamede kadına karşı kasten öldürme, canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme, suçluyu kayırma diye sanıklardan tutuklu olmayan sanık hakkında olayları görmüş olmasına karşın iddianame içerisinde şahısları korumaya yönelik yönlendirmelere dair bir takım bulgular var.”

BABA KARATAŞ: “KIZIMIN GÖZYAŞI YERİNDE KALMASIN”

Maktulün babası Haydar Karataş, “Adalete güveniyorum. Kızımın gözyaşı yerinde kalmasın. En ağır cezaları almalarını istiyorum” dedi.

Anne Zeliha Karataş, “Kayını beni aradı ‘yengem intihar etti’ dedi. Suçluların ağır cezalandırılmasını istiyorum” dedi.

FİGEN’İN KARDEŞİ: “ABLAM İÇİN SONUNA KADAR SAVAŞACAĞIZ”

Figen Çoban’ın 22 yaşındaki kız kardeşi Filiz Karataş ise, “Ablam için sonuna kadar savaşacağız. Adalete sonuna kadar güveniyorum. Ablam için sonuna kadar buradayız. Suçluların en ağır cezayı almalarını istiyorum. Adalet yerini bulacak buna sonuna kadar inanıyoruz” dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Muğla Haberleri