Konferansa Muğla Valisi Orhan Tavlı, Ak Parti Muğla Milletvekili Yakup Otgöz, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar, Muğla Vali Yardımcısı Vekili ve Menteşe Kaymakamı Mehmet Eriş, Muğla İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ali Gemalmaz, Muğla İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu, Sahil Güvenlik Güney Ege Grup Komutanı Kıdemli Binbaşı Akın Coşkunlar, İletişim Başkanlığı Muğla Bölge Müdürü Ruşen Arvas, Muğla İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çay, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Emin Oral Bülbüloğu, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Muzaffer Akgül, Kültür ve Turizm İl Müdür Vekili Filiz Karacaağaç, Muğla İl Nüfus Müdürü Semanur Başgül, Gençlik ve Spor İl Müdürü Musa Kazım Açıkbaş, Ak Parti İl Başkanı Gültekin Akça, sivil toplum ve siyasi parti temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, Rektör Prof. Dr. Turhan Kaçar’ın açılış konuşması ile devam etti.
Ardından Prof. Dr. Cemil Koçak, “Türkiye’de Darbeler ve 15 Temmuz” konulu konuşmasını gerçekleştirdi.
Geçen yedi yılın ardından bugün tekrar geriye bakıldığında Türkiye’nin 15 Temmuz gecesiyle birlikte yepyeni bir istikamete doğru ilerlemeye başladığını söyleyen Prof. Dr. Cemil Koçak, eski Türkiye’nin gerilerde kalmaya başladığını ve yeniden canlanması ihtimalinin az olduğunu; nihayet “Yeni Türkiye’nin” çizgilerinin oluşmakta olduğunu belirtti.
15 Temmuz darbe girişiminin 27 Mayıs’tan ilham alınarak gerçekleştirildiğini ifade eden Prof. Dr. Cemil Koçak, “27 Mayıs öncesindeki söylentiler, dedikodular, kara propagandalar, uzun zamandan beri zaten iktidara karşı işleniyordu. Bunun ana nedeni bir darbeye vesile teşkil etmesi, kamuoyu oluşturması ve darbenin kamuoyunun belli bir kesimi tarafından desteklenmesinin sağlanmasıydı. Birçok kişinin dikkatini çekmemiştir; 15 Temmuz’dan çok kısa süre önce bazı liselerde, mezuniyet törenlerinde öğrenciler, iktidara karşı bildiri yayınlayarak ve tören sırasında resmi konuşma yapan müdürlerine sırtlarını dönerek mesaj vermeye çalıştılar” dedi.
Türkiye’de yaşanan askeri darbelerin tanımlamasını yapan Prof. Dr. Cemil Koçak, sözlerine şöyle devam etti;
“Türkiye’de utangaç darbeciler var, maskeli darbeciler var. Kendilerini ‘demokrat, özgürlükçü, çağdaş, cumhuriyet değerlerine sahip çıkan’ gibi sıfatlarla anan; aslında utangaç darbeciler var. Bakmayın herkesin darbe karşıtı kesildiğine. Toplumun en az dörtte biri, bu darbe girişiminin başarısızlığa uğraması yüzünden üzüntü içindeydi. Birçok kişi eğer darbe başarılı olsaydı, bu darbenin temsilcisi ve destekçisi olacaktı. Bunlar pek çok kesimde var, olmaya devam ediyor.
15 Temmuz’un ardından yedi yıl geçti. Her ne kadar bu sürede darbeciler muhtemelen bir daha bellerini doğrultamayacak şekilde pasifize edilmişlerse de ‘Bu iş bitti’ deyip, arkanızı dönerseniz; ölümcül bir hata yaparsınız. Asıl Türkiye’de darbeci ruhu ve zihniyeti kazımak lazım. Hiç kimsenin, hiçbir siyasi grubun bundan böyle darbeyle iktidarı alaşağı etmek gibi bir düşünce ve duygu içerisine girmesini kesin olarak engellemek lazım.”