Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde biyokimya-biyoteknoloji profesörü Nazan Demir, Üniversite bünyesinde kurulan Kozmetik Ürünler Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde geliştirdikleri ürünlerin endüstriyel olarak üretime geçmesi için destek bekliyor. Merkez’deki ürünler üretime geçtiği takdirde tüm Muğla’nın tamamı istihdam edilse bile yeterli olmayacak genişlikte bir iş alanı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Demir, gerekli destek verildiği takdirde kozmetik sektöründe dünyanın kalbinin Muğla’da atacağını dile getirdi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Kozmetik Ürünler Uygulama Ve Araştırma Merkezi (KOZMER) kurucusu Prof. Dr. Nazan Demir, kurdukları merkezde öğrencileriyle birlikte gerçekleştirdikleri AR-GE çalışmalarıyla parfüm, saç ve cilt bakım kremleri başta olmak üzere pek çok kozmetik ürün geliştirdi. Muğla’nın gerek yer altı kaynakları, gerek endemik bitki çeşitliliği, gerek nüfus, gerek kültürel alt yapısı açısından kozmetik sektöründe dünyanın en önemli merkezi olması için uygun bir şehir yapısı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Demir, üretim yapılabilmesi için gerekli destek sağlandığı takdirde Muğla’da büyük bir istihdam sağlanacağını dile getirdi. Kozmetik sektörünün yalnızca parfüm ayağının 40 milyar dolar, saç renklendiricileri pazarının 300 milyar dolar olduğunu ve KOZMER’de üretilecek ürünlerin Muğla ve Türkiye için büyük bir kalkınma sağlayabileceğini belirten Demir, çalışmalarını gerçekleştirirken en büyük desteği halktan, pazardaki çiçek satan kadınlardan gördüğünü ifade etti.
MİLYARLARCA DOLARLIK BİR PAZAR İMKANI
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi bünyesinde hala bir Teknopark’ın faaliyete geçirilmediğini, Muğla için büyük bir kalkınma sağlayacak olan KOZMER’in Muğla’da yöneticiler tarafından destek görmediğini, KOZMER’de yürütülen çalışmaları vatani bir görev olarak yürüttüklerini dile getiren Prof. Dr. Demir, Muğla’da kozmetik ürünler üretilebilmesi açısından her türlü imkana sahip olunmasına rağmen ülkenin bu sektörde dışa bağımlı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Benim annem de bazı bitkilerin hangi hastalıklara iyi geldiğini biliyor. Üniversitenin farkı burada etken madde tanımlamak, bunu ilaca patente çevirmek veya doğal bir ürüne çevirmek, bunu markalı somut, sanayici isterse tasarım yapabileceği, ürüne dönüştürebikeceği ve üstünde konuşulabilecek bir ürüne çevirmek. Biz bu konuda bir eksikliği kapatmak için Kozmer vizyonu bunun üzerinden kurulmuştur. Bir de bir kadın olarak aynı zamanda bir tüketiciyiz. Yani kozmetik ürün dediğimiz şey maalesef renkli ürün dediğimiz ürünlerle sınırlı zannediliyor. Ama renkli ürünler pazarın en küçük, en ucuz, en önemsiz kısmını oluşturuyor. Yani siz bir Pazar tezgahında birkaç liraya bir ruj da bulursunuz, 1 liraya oje de bulursunuz. 3-5 liraya bir saç boyası da bulursunuz. Ama asıl kozmetik sektörünün en üst bölümünü parfüm oluşturuyor. Bugün 100 mililitre parfüm binlerle ifade edilen miktarlarda satılıyor. Yine bin liraya, 4 bin liraya çok daha önemli rakamlara cilt bakım ürünleri kremler satılıyor. Çok ünlü bir devlet adamı diyor ki, dünyanın parasının yarısı silahlara, yarısı kadınların kremlerine gidiyor diye bu durumu açıklıyor. Yani burada KOZMER kesinlikle akademik bir destek vermek istemiştir. Burada belki de bu ülkede hiç olmayan bir şey yapılmıştır. Hiçbir üniversite belki de yapmıştır bilemiyorum ama tutup da bir sektöre öncülük yapmış mıdır bilmiyorum bu kadar önemli bir sektöre. Bir hoca, bir merkez üstünden, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Meslek Yüksekokulu üstünden, açtığı bölüm üstünden Yerkesik’de Güney Ege Kalkınma Ajansı üstünden kurduğu pilot tesis üzerinden Muğla’ya belki de bu anlamda bir butik şehir olarak çok uygun. Gerek nüfusuyla, gerek kültürel alt yapısıyla, lojistiğiyle iki tane hava limanıyla, Türkiye’nin en çok turist alan üçüncü şehri olması, bir endemik bitki cenneti olması, bir mantar cenneti olması yönüyle bana göre dünyada ikinci bir eşi benzer daha olmayan ve bütün dünyada kesinlikle bu işin Faransa’da nasıl Grasse’da (Dünyanın parfüm cenneti olarak bilinir)atıyorsa, parfümün kalbi bin nüfuslu bir kasabada, ben çok inanıyorum ki, parfümün, ilaç etken maddelerinin, doğal pazarın, doğal yeşil kimya pazarının kalbi çok kolay Muğla’da atabilir. Ama bunu nedense bazıları görmezden gelmek istiyor, bunu adeta küçümsüyor. Amerika’nın küçümsemediğini, Avrupa Birliği’nın küçümsemediğini, Norveç’in ve diğer ülkelerin küçümsemediği ve tam tersine bütün endüstrisini üstüne dayadığı adeta Türkiye’de küçümsenmeye çalışarak geri bırakılıyor, yaptığımız işler önemsiz sayılmaya çalışılıyor.”
Devamı Yarından Sonra …
Özel Haber: Sevil Yılmaz