Milyonlarca öğrencinin merakla beklediği Lisans Yerleştirme Sınav sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı. Sıra tercih yapmaya geldi. Öğrencilerin, teknik anlamda hatalı tercih yapmalarının sonuçlarının geri dönülemez olduğu bilinen bir gerçek ancak ilgi, yetenek ve ideallerine uygun olmayan bölümleri tercih etmelerinin de sonuçları aynı şekilde geri dönülemez olabiliyor.
Uzmanlara uyarıyor; LYS’de istediği bölüm için yeterli puanı alamayan öğrencilerin panik yapmadan sonraki sene için sınava tekrar hazırlanmasında fayda var. İstemediği halde sadece puanının yettiği bölümü tercih etmeleri mutsuzluğun yanı sıra zaman ve enerji israfına sebep oluyor. Ayrıca bazen bu durumun tam tersi de yaşanabiliyor. Yüksek puan alan öğrenci, prestijli bir bölümü yetenek, ilgi ve beklentilerine uygun olmadığı halde seçerek yanlış tercihte bulunabiliyor. Burada yüksek veya düşük puan almanın bir önemi kalmıyor. Her iki durumda da öğrencilerin, okulu bırakma veya okuduğu bölümün dışında meslek seçme oranları yükseliyor.
İdeallerden uzak tercihler bütün hayatı etkiliyor
Anafen Okulları PDR Zümre Başkanı Atilla Altun; “Öğrencilerin, okul ve alan tercihi yapmaları bundan sonraki yaşamlarını, mesleklerini seçmeleri anlamına geliyor. Tercih yaparken “bir deneyeyim, bu bölümü belki severim” gibi düşüncelerle ya istemedikleri bir mesleği ömür boyunca yapmak zorunda kalıyorlar veya okulu yarıda bırakıp başka bölümü okumak için tekrar sınava giriyorlar. Ayrıca öğrencinin, sevemeyeceği, sosyal hayatına uygun olmayan ve beklentilerini karşılamayacak bir ildeki üniversiteyi tercih etmesi de dört veya beş yıl sıkıntılı bir süreç demektir. Üniversitenin sonunda sevmeden yapılan bir meslek ise bir ömrün sıkıntılı geçmesi anlamına geliyor. Burada öğrencinin kapasitesi de önemlidir. Birkaç denemeden sonra istenen olmuyor ise ideallere yakın tercih yapmak daha doğrudur. Öğrencilerin, ideallerini, yapabilecekleri meslekleri, okumak istedikleri üniversiteleri bir sıralamaya koyarak tercih yapmaları daha faydalı olacaktır” açıklamasında bulundu