Muğla Çevre Platformu üyeleri “Muğla Cennet Kalsın” sloganı ile kıyı kesimlerdeki yerleşim birimlerini tek tek ziyaret ederek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uluslar arası çalışmalar da yapan bir gayrı menkul şirketini hazırlatılan “Ekolojik Temelli Bilimsel Rapora dayanılarak Doğal SİT derecelerinin düşürülmesinin sakıncalarını anlatacak. Çevreciler, bu rapor doğrultusunda hazırlanan tasarının gerçekleşmesi durumunda Muğla kıyılarındaki doğal mirasın yok olacağı, betonlaşmanın önünün alınamayacağını ve ekolojik bir yıkımla karşı karşıya kalınacağını ileri sürüyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uluslar arası çalışmalar da yapan bir gayrı menkul şirketine hazırlatılan Ekolojik Temelli Bilimsel Rapor tartışma konusu olmaya devam ediyor. Başta çevreciler olmak üzere bir çok meslek örgütü ve sivil toplum kuruluşu rapora dayanarak Doğal SİT alanlarının derecelerinin düşürülmesinin Muğla kıyılarında korkunç bir ekolojik yıkım oluşturacağına dikkat çekiyorlar.

Çevreciler koy koy raporu anlatacak

Çevreciler Bodrum’dan yola çıkarak Muğla kıyılarındaki yerleşim merkezlerini koy koy dolaşarak vatandaşlara raporun ne getirip ne götüreceğini anlatacaklar. “Muğla Cennet Kalsın” sloganı ile yola çıkacak olan çevreciler, ziyaretler boyunca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bir gayrımenkul şirketine ihale ile hazırlattığı “Ekolojik Temelli Bilimsel Rapor” a dayanarak Doğal SİT koruma derecelerinin düşürülmesi tasarısını anlatacaklar.

Rapor doğrultusunda hazırlanan tasarının hayata geçmesi durumunda Muğla kıyılarında büyük bir ekolojik yıkımın yaşanacağına dikkat çeken Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) üyeleri; Bu tasarı gerçekleşirse, cennet koylarımızın betonlaştırılacağı, gelecek kuşaklara devredilecek doğal mirasımızın yok edileceği, olağanüstü bir ekolojik yıkım tehlikesi ile karşı karşıya olduğumuzu anlatacağız.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının girişimi henüz bir tasarı olmasına rağmen, bölgemizde sanki bu tasarı kesinleşmiş, yasalaşmış gibi uygulamaların başladığına şahit olmaya başladık. Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde yer alan Okluk Koyu’nda Cumhurbaşkanlığı Konukevi’nin yıkılarak yerine başlatılan inşaatın bakanlığın planladığı, henüz tasarı halindeki sit değişikliklerini temel aldığını öğrenmiş bulunuyoruz.

Okluk Koyu’nda birçok ağaç kesilerek başlatılan güvenlik duvarı inşaatı, yaptığımız araştırmalar doğrultusunda herhangi bir kurumsal onaya dayanmamaktadır. Hazırlanan projede, yaklaşık 11.000 m2 deniz alanı doldurularak yapılacak bir yat yanaşma yeri de mevcuttur. Bu proje hem yürürlükte olan ulusal doğa koruma statülerine, hem de Türkiye’nin taraf olduğu “Akdeniz’in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesi” hükümlerine aykırıdır. Yürütülen bu yasadışı inşaat faaliyetine karşı Şehir Plancıları Odası gerekli hukuki süreci başlatmış ve takip etmektedir. Hukuki süreci Muğla Çevre Platformu olarak bizler de yakından izlemekteyiz.

Yetkilileri, Doğal Sit Alanlarımızı betonlaştıran, vicdanları yaralayan bu faaliyetlere bir an önce son vermeye çağırıyoruz.Zira başka Okluk yok, başka Gökova yok. Bırakın Muğla Cennet Kalsın.”