Cesur Yürek siyaset arenasında

Termik Santrallerinin ve kömür yataklarının özelleştirilmesine karşı yönetimleri ve işçi arkadaşları ile birlikte uzun yıllardan bu yana her platformda cesurca ve kararlılık içinde mücadele veren ve uğurda yeri geldiğinde...

Cesur Yürek siyaset arenasında

Termik Santrallerinin ve kömür yataklarının özelleştirilmesine karşı yönetimleri ve işçi arkadaşları ile birlikte uzun yıllardan bu yana her platformda cesurca ve kararlılık içinde mücadele veren ve uğurda yeri geldiğinde gaz yiyen yeri geldiğinde bileklerine kelepçe takılan mücadele adamı Süleyman Girgin siyaset arenasına indi. Uzun yıllardır sürdürdüğü Maden-İş Yatağan ve Havalisi Şubesi Başkanlığı görevinden CHP’den aday adayı olmak için istifa edten Süleyman Girgin, aday adaylığını basına, kamuoyuna ve partililerine resmen açıkladı.

Süleyman Girgin’in parti il binası önünde yaptığı aday adaylığı açıklaması adeta mitingi havasında geçerken, açıklamaya bir çok partili katıldı. Mücadelesini bundan böyle siyaset alında yapacağını belirten Girgin; 15 yıldır yürütmekte olduğum Yatağan Maden-İş Sendikası Şube Başkanlığı görevimi 3 Şubat itibariyle noktaladım ve istifa ettim. Tabi bu mücadelemin noktalandığı anlamına gelmiyor. Tam tersi şuana kadar elde etmiş olduğumuz deneyimleri mücadele azmimizi, direniş ruhumuzu Mustafa Kemal’in kurmuş olduğu üyesi olmaktanda onur duyduğum Cumhuriyet Halk Partisi kanalıyla Ankara’ya taşımak için burdayım.” Dedi.

İktidarı eleştirdi

Açıklamasında AK Parti iktidarını ve politikalarını eleştiren Girgin; “Önümüzdeki parlemento dönemi çok zorlu olacak. Bunun bilincindeyim. CHP’li olmanında sorumluluğu içerisindeyim. Hayatı yaratan bütün nasırlı elleredir sözüm, meydanlarda özgürlük türküsü söyleyen gençleredir sözüm, emeğini saban ile buluşturan çiftçileredir, emeğini sermayesini katan esnaflarıdır, ekmeği pişirenleredir sözüm. Bir hiçbir zaman eğriye doğru demeyiz. Biz diktatöre diktatör deriz. Maalesef 12 yıldan bu yana ülkemiz diktatörce bir kişi tarafından yönetilmektedir. Şuana kadar yaşandıklarımızdan sonra neler neler gördük, neler neler yaşadık bundan sonra attıkları her adım karşısında adeta şaşırmaz olduk. AK Parti iktidarı anayasal kurumları tek tek nasıl ele geçirdiğini biliyoruz. Bağımsız yargıyı nasıl ele geçirdiğini biliyoruz. Hak arayana biber gazı, job ile nasıl ceberrutca yaklaşdığını biliyoruz. İki ortağın arası açılınca ortaya açılan tapeleri biliyoruz. Kamu mallarının nasıl yağmalandığını biliyoruz. Dört bakanı parlementoda yüce divana nasıl kaçırdıklarını biliyoruz. Hepsinin farkındayız. AK Parti  iktidarı bu ülkedeki çalışanlara köleleği reva görmüştür. Tarım köylüsünü tarımdan uzaklaştırıp büyük metropollerin ucuz işgücü haline getirmişitir. Siftah yapamadan kapanan dükkanlar AK Parti döneminin eseridir. Öğrenciler, sağlık emekçileri ücretsiz parasız sağlıklı eğitim istediklerinde jopu reva görmüşlerdir. AK Parti  iktidarını Soma’daki ve Ermenek’teki acılı madenci eşlerine sorun. AK Parti iktidarını Yırca’da zeytini katledilen köylüye sorun. Gezi’de parkına sahip çıkan, Validebağ’da koruya sahip çıkan, İztuzu’nda, Fethiye Kayaköyde, Bodrum Kissebükü’nde tarihine, plajına, kültürüne sahip çıkan insanlara sorun.”diye konuştu.

“Sol iktidara ekmek, su kadar ihtiyaç var”

Ülkenin içinde bulunduğu sorunlardan kurtulması için sol iktidarın şart olduğunu ifade eden Girgin, şunları söyledi:

“Ne yapmalıyız? Sosyal adaletin ve gelir adaletsizliğinin ilacının sol politikalarda olduğunu anlatmalıyız. Sadece komşumuz Yunanistanda değil bütün dünya görmüştür ki, artık sol politikalara bu dünyada hava, su kadar ihtiyaç vardır. Soma’daki madenci ailesine onu öldürenin vahşi kapitalizmin kar hırsı olduğunu anlatmalıyız. Asansörde düşüp canını kaybeden işçilere eğer ambulanstan önce kolluk kuvveti geliyorsa AK Parti’nin cebarrut yüzünü anlatmalıyız. Solun kapitalizmin vahşi sömürüsü karşısında merhametli elini anlatmalıyız.

CHP sosyal adaleti savunan gelir adaletsizliğinin karşısında olan bu ülkenin aynı zamanda çimentosu olan bir partidir. CHP iktidarına her zamankinden en fazla ihtiyaç olduğumuz hemde tek başına iktidar olduğumuz bir döneme ihtiyacımız vardır. Böyle bir dönemde bize aday adaylığı noktasında karar vermemizde destek olan herkese teşekkür ediyoruz. Aday adayı olan bütün arkadaşlarım yol arkadaşlarımızdır. Onlarada başarılar diliyoruz. Şuna inanıyoruz çıktığımız bu yolda güneşi mutlaka göreceğiz. Fabrikalarda, tarlalarda biziz. Dil, din farkı bilmeyiz. Sanki doğduk hepimiz bir anadan. Yaşasın Mustafa Kemal, yaşasın Mustafa Kemal’in partisinde Ankara’ya aday olmak, yaşasın Türkiye’nin aydınlık geleceği.”

Bu haber toplam 131 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.