Muğla ve geleceğinin %59’unun madenler için ruhsatlı olduğunu belirten TEMA Vakfı, ikinci çalışmasını Muğla özelinde gerçekleştirdiğini duyurdu.

Zengin canlı tür çeşitliliği, iklimi, doğal güzellikleri, binlerce yıllık tarihi geçmişi ve eşsiz koyları ile Türkiye’nin en önemli doğa, kültür ve turizm alanlarından biri olan Muğla’nın yüzde 59’u madenlere ruhsatlı olduğunu belirten TEMA Vakfı, çalışmalarındaki ilk bulgulara göre Muğla’ da 1.449 maden ruhsatı olduğunu açıkladı.

Tülay SÜKÜN

Temmuz Ayı’ nda kamuoyu ile paylaştığı Kaz Dağları Raporu’nun ardından maden mevzuatının ülke genelinde yarattığı tehditi ortaya koyabilmek için çalışan TEMA Vakfı, ikinci çalışmasını Muğla özelinde gerçekleştirdiğini duyurdu.  Bu çalışmanın ilk bulgularına göre Muğla’ nın, 1.449 maden ruhsatına bölündüğü açıklandı.

Tarihi ve kültürel özellikleri, doğası ve tarım alanları ile Türkiye turizminin ve tarımsal üretiminin merkezlerinden biri olan Muğla ve yakın çevresinin geleceği, var olan binlerce maden ruhsatı sebebiyle tehdit altında olduğunu açıklayan TEMA Vakfı, ihale, arama ve işletme aşamalarında 1.449 maden ruhsatına bölünen Muğla Bölgesi’ nin %59’unun ruhsatlandırılmış olduğunu yazılı bir basın bildirisi ile duyurdu.

Muğla Bölgesi’ nde mevcut ruhsat sahalarının hayata geçmesi halinde, Muğla’nın toprağı, suyu, doğal varlıkları, yöre insanının sağlığı, tarıma ve turizme dayalı ekonomisi telafisinin imkansız olduğunu ve büyük zararlar göreceğini bildiren Vakıf,  Maden Kanunu'nda bugüne kadar yapılan değişikliklerin; ülkemizin  doğa alanlarını, tarım alanlarını, meralarını ve kültür miraslarını madencilik faaliyetine açtığına dikkat çekti.

STATÜLERİ YOK  SAYMAK

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, çalışmaları ile ilgili olarak, “Mevcut Maden Kanunu’nda yapılan değişiklikler, tüm koruma statülerini yok sayıp, yaşam alanlarımızı da binlerce maden ruhsatı ile karşı karşıya bırakıyor. Bugün ülkemizde doğa koruma alanı, tarım alanı ya da içme suyu havzası, malesef kanunlarla korunmamaktadır. Halbuki, ülkemizde kanunlarla madencilik faaliyetlerinden korunan alanlar oluşturmamız gerekirdi. Aksi halde madencilik faaliyetleri Çanakkale’de olduğu gibi  Muğla’nın da ormanlarını, tarım alanlarını, meralarını, şehrin kültürünü ve turizmini tehdit etmeye devam edecek. Yetkilileri Muğla ve tüm diğer illerimiz için madencilik faaliyetlerine karar verirken; doğal ve su varlıklarımızı, tarımımızı göz önünde bulundurmaya ve bu tarihi sorumluluğu hep birlikte almaya davet ediyoruz.” şeklinde bir çağrıda bulundu.

“Umut Yeşertiyoruz!” diyen TEMA Vakfı, Muğla ve yakın çevresinde, madencilik çalışması yapılmasının ilk bulgularını, altı madde olarak açıklayıp, duyurdu.

• Muğla ve çevresinin % 59'u madenler için ruhsatlandırılmıştır. Bu ruhsatlar, orman alanlarında % 65 olarak maden ruhsatlıdır.
• Muğla ve çevresinde bulunan uluslarası koruma kriterlerine göre belirlenen ve nadir flora ve fauna barındıran, dünya ölçeğinde önemli ekosistemler olan ‘Önemli Doğa Alanları’ nın da yine %65’inde, maden ruhsatı vardır.
• Muğla ve çevresindeki tarım alanlarının da % 48'i maden için ruhsatı almış durumdadır.
• Muğla ve çevresinde nadir canlı tür çeşitliliği, doğal ve kültürel özellikleri ile tabiat koruma alanı, milli park gibi statülerle koruma altına alınmış alanların ise %55’i madenlere ruhsatlandırılmıştır.
• Türkiye'nin en yaşlı karaçam ormanı (250-700 yaş) ve eşsiz yaban hayatı ile mutlak koruma statüsüne sahip ‘Kartal Gölü Tabiatı Koruma Alanı’ nın tamamı da maden ruhsatı alınan yerler arasındadır.
• Kültür Varlıklarının (arkeolojik sit alanı,  vb.) % 66’sı madenler için ruhsatlandırılmıştır.