KEYFİ ÇADIR

Haftanın yoğunluğundan zihnimiz ve metobolizmamız (vücudumuz) yorgun düşer, kısacası yorulur. Böyle anlarda bitkinlik ve bıkkınlığımıza son verecek yerler, mekanlar ararız. Kimi zaman kendimizi şehrin uzak noktalarına yönlendirir, zaman zaman da genelde şehirden çok fazla o hafta sonunun trafik yoğunluğuna karışmak istemeyiz. Hemencecik aklımıza yatkın, gönlümüzden geçen yakın noktaları tercih ederiz.

Şehrin orda yerinde; ancak gürültüden arındırılmış, sakin, ferah, risksiz ve en önemlisi insanın rahatlıkla oturabileceği dahası kafasını dinleyebileceği ender mekanlar vardı. Ancak bu mekanlar bir o kadar azdır. İşte o mekanlardan mekanlardan bir tanesi Muğla’da ilk, ilk olduğu kadar tek restoran/kafe hizmeti veren KEYFİ ÇADIR da onlardan biridir. Başlangıçta söylediğim gibi gürültüsüz bir ortamda sadece doğayı teneffüs ederek gönlümüzce kahvaltımızı yapabileceğimiz, yemeğimizi yiyebileceğimiz, çocuklarımızın risksiz, sorunsuz oyun oynayabilecekleri kısacası “Ohhh! Dünya varmış “ dedirtebilecek bir mekandır Keyfi Çadır.

Bugün bu güzel işletmedeyiz. İlk gördüğümde konseptinden ve de içinde barındırdığı diğer özelliklerinden dolayı çok şaşırdığım ve etkilendiğim bu mekanın işletmecisi sayın MEHMET URBEY ile röportajdayım. Umarım güzel bir söyleşi olur.

-Mehmet Urbey kimdir?

-Muğla doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimim Muğla’da geçti. Kamu Yönetimi ve Yönetim Organizasyonu olmak üzere 2 üniversite bitirdim. Muğla Merkez ve Ula ilçesinde ki özellikle Ula ilçesi ağırlıklıdır 10 yıl süresince halk oyunları öğretmenliği yaptım. Muğla ve civarında 27 okulda ağırlıklı olarak kendi yöremizin oyunu Zeybek için görev yaptım. Zaten ana branşım zeybektir.

-O zaman çok iyi bir zeybek eğitmenisiniz.

-Evet, mesleğimi severek yaptığım için öğrencilerime mesleğimin en ince detaylarına kadar her şeyi öğretiyorum.

-Peki bu işletmecilik nereden çıktı, bu düşünce daha önceden var mıydı, yoksa nasıl ve ne şekilde gelişti?

-Biz kalabalık bir aileyiz. Hafta sonları genelde dinlenmek için sakin yerlere gider, orada dinlenir, kafa yorgunluğumuzu atardık. Gittiğimiz mekanlardan tanıdığımız dostlarımız, arkadaşlarımızın işyerlerinde günümüzü geçirirdik. Gel zaman git zaman biz de kendimiz için “niçin böyle bir işletmecilik içinde olmayalım” dedik ve bu düşüncemizi hayata geçirdik.

-Yani Keyfi Çadır böyle doğdu diyebilir misiniz?

-Evet bir şekilde böyle gelişti. Sürekli gidip geldiğimiz tanıdığımız kişilerin işletmeleri doğrusu bize feyz verdi. Sonrasında “Biz bunu neden kendi işyerimizde yapmayalım” dedik.

-Biraz açabilir misiniz?

-Tabi ki; düşüncelerimiz küçük bir projeydi. Düşündükçe fikrimiz gelişti. Ama fikir fırtınası aylarca sürdü. Önemli olan doğru yerde ve doğru zamanda işimize başlamaktı… Öyle de oldu.

-Gelişen fikrinizi bizimle paylaşır mısınız?

-Müşterilerimizin kendilerini rahat hissedecekleri, duvarlarla çevrili olmayan ama kapalı bir alan içinde bulunan eski gelenek ve göreneklerimizi yansıtan kıl çadırın devasa olanını planladık. Olmayan ama yapılması gereken konsepti değişik bir çalışma idi. İnternetteki araştırmalarımda göze çarpan projelerden sadece bir tanesiydi. Ancak en beğendiğim projeydi. Dolayısıyla hayata geçirmek için çabalamak lazımdı. Uğraştık ve bugünlere geldik. Hem otantik, hem de konsepti değişik Keyfi Çadır’ı uğraşılarımız sonucunda sevilen bir mekan haline getirdik.

-Burası yanılmıyorsam bir tarım alanıydı. Burada ne tür çalışmalar yaptınız?

-Projeyi kafamızda tasarladıktan sonra arsa aramaya başladığımızda burası bize sunuldu. Şehri uzak olmayan ancak sakin bir yer olmalıydı. İşte burası aradığımız yer için biçilmiş bir kaftandı. Şu an kullandığımız mevcut alanımız ekinli bir tarlaydı. Gecemizi gündüzümüze katarak burayı ortaya çıkardık. Ama görüyorsunuz hala uğraşıyoruz. Keyfi Çadır, restoran ve kafe olduğu kadar hayvanat bahçesi ve kır düğün bahçesi olarak da hizmet veriyor.

-Keyfi Çadır ismi nasıl doğdu?

-Kıl çadırın geçmişimizden günümüze Yörük Kültürümüzün detaylarından birisi olduğu gerçektir. Dolayısıyla kıl çadırda eskiden kim nerede ve nasıl yaşardı onu gösterdim. Muğla’da bir çadır kurmak ve bunun keyfini yaşatmak istememden kaynaklı Keyfi Çadır doğdu.

-Restorant/kafe, hayvanat bahçesi ve kır düğün bahçesi aynı alanda sizi zorlamıyor mu?

-Şekil olarak evet oldukça zor görünüyor. Restoran ve kafenin zaten müşteri devamlılığı var. Özel gün, doğum günü ve ev günleri için rezervasyonlarımız süreklilik arzediyor. Kır düğün bahçesinde artık düğün sezonu yavaş yavaş hareketlenmeye başladı. Bu anlamda düğünle ilgili rezervasyonlarımız başladı. Ekim ayına kadar bu yoğunluk devam eder. Hayvanat bahçesinde 40 çeşit hayvan türü var. Kümes hayvanları, tavus kuşları, keklikler, kuşlar, ördekler ve kazlar,tavuk ve horozlar, keçiler ve koyunlarla birlikte tüm hayvanları çocukların tanımasında yardımcı oluyoruz. Çocuklarımız resimlerde, televizyonlarda gördükleri hayvanları doğal yaşamlarında olmasa dahi yakından görme şansına sahip oluyorlar.

-Ya arka taraftaki atlarla ne yapmayı düşünüyorsunuz?

-Şimdiki işletmemizin yanıbaşındaki alanda padok çalışması yapıyoruz. Padokla ilgili proje ve çalışmalar son hızla sürüyor. Uygulama bittiğinde ise padokta faaliyet başlayacak. Şu an 4 atımız var ama at sayısı fazlaşacak.

-Hayvanat bahçesi ve padokla ilgilenmek zor olmuyor mu?

-Şimdilik yem ve sulama işlerini yapan 2 kişi var. Babam da onlara yardımcı oluyor. Gelecekte bu sayı artacak. Hayvan sayısı ile birlikte bakıcı sayısı da bir anlamda fazlalaşacak.

-Özel geceler tertipliyor musunuz?

-Ramazan’da 30 gün boyunca Feshane Gecelerini yaşatıyoruz. Bu arada canlı müzik ve gösteriler de oluyor. Gösteri derken Hacivat ve Karagöz gösterisini perdeden sunuyoruz. Bu sene Ramazan’da kısmet olursa aynı gösteriler sürecek. Bu arada restorantta ilerleyen yıllarda akşamları bir sanatçımızı anımsatmak istiyoruz. Örneğin bir Neşet Ertaş bir Özay Gönlüm bir Barış Manço vs. gibi.

-Restorantta sunumunuz nedir?

-Keyfi Çadır’da ızgara, kırmızı, beyaz (tavuk ) et, kızarmış dondurmadan ekşili tatlara kadar her türlü yiyecek var.

-İşletmenizde kaç kişi çalışıyor?

-İşyerimizde 8 personel 1 tane de İş-Kur projesinden gelen personelimiz olmak üzere 9 kişi çalışıyor.

-Büyükşehir Muğla için neler söylersiniz?

-Belli bir nüfus yoğunluğundan sonra yine belli bir plan çerçevesinde olsa daha doğru olurdu diye düşünüyorum. Göreceğiz.

-HABER Gazetesi için ne düşünüyorsunuz?

-Haber gazetesi değişik bir ses, bir nefes ve görüntüsü ile bizim Keyfi Çadır alanına gösterdiğimiz çaba gibi sizlerin de Haber Gazetesinde gösterdiğiniz çaba mükemmel. Çalışkan olmanız hoşuma gidiyor ve sizi takdir ediyorum. Çünkü farklı bir gazetecilik yapıyorsunuz. Başarılarınızın süreklilik arzetmesini  diliyorum.

-Ben de bu güzel söyleşi için teşekkür ediyorum. Keyfi Çadır’da başarılarınızın devamlılığını diliyorum. Özellikle Feshane gecelerinizi dört gözle bekliyorum.  Sanırım Muğla’da yaşayanlar da aynı düşüncededirler.

KEYFİ ÇADIR

Adres: Emirbeyazıt Mah. 79. Sok. No:40 (Güney Göz Hastanesi altı) MUĞLA

İrtibat için: 0 555 533 34 53