25 Mart Cuma günü AK Parti Menteşe İlçe Başkanlığı tarafından Öğretmenevinde düzenlenen “İlk Günden Bugüne Menteşe” temalı programa katıldım. Milletvekillerinin basın danışmanları dışında, Muğla Gazetesi muhabiri Sinem Kaplan arkadaşım hariç bizden başka gazeteci yoktu. Program yemekliydi ve hiçbir meslektaşımın katılmaması gerçekten şaşırttı beni.

İlçe Başkanı Eray Çiçek, programdaki konuşmasında Menteşe Belediyesi’nin ve Büyükşehir Belediyesi’nin hizmetlerini eleştirdi. “Sizin kafa farkınızdan ötürü Menteşe ne çekiyor? Yollar çamur, çukur. Düşün Menteşe’nin yakasından yeter artık. Çekin, gidin” sözlerini söyleyen Çiçek’i tabi ki gazetemde manşete taşıdım.

CHP’li bir belediyede, böyle bir haberin kamuoyundaki etkileşimi elbette büyük oldu. Haberin altına gelen yorumları sizlerle paylaşmak istiyorum.

*** “20 yıl iktidarınızda ne yaptınız Menteşe’ye, Muğla’ya da çekin gidin diyorsunuz? Göcek tüneli paralı, TOKİ maşallah en pahalı, konuşmak için konuşuyor Sayın Çiçek. Menteşe’ye havuz yaptık demesin onun yerini de laf ettiği Başkan Gürün verdi. Geliyor gelmekte olan endişeleri ondan”

*** “Şikâyet eden parti 20 senedir ülkeyi, şikâyet edilen parti 20 senedir Muğla'yı yönetiyor. Al birini vur ötekine.”

*** “Sizde ülkenin yakasından düşün artık yeter.”

Sadece ilk üç yorumu paylaştım yorumlamak size kalmış.

Bu haberin ardından çok geçmeden CHP Menteşe İlçe Başkanı Mustafa Aytaç Kavak, Çiçek’e sert sözlerle yanıt verdi.

Başkan Kavak, “Manda yoğurtlu kestane balı ile beslenseydi böyle kendisinin bile inanmadığı açıklamalar yapmazdı. Akşamları bu tarifi yiyip Menteşe gibi sosyal, kültürel olarak sürekli gelişmekte olan şehrimizde iyi bir uyku uyusun istiyoruz. Muğla’da yaşamak ve bu havayı solumak her kula nasip olmaz” ifadelerini kullandı. Tabii bu haberi de manşete taşıdım, kaçırır mıyım?

Haberlerde yorum yapamadığımız için gündemi sarsan bu iki haberi de köşeme taşımak istedim çünkü Menteşe için adeta bir savaş var. Bana sorarsanız, her iki başkanın da haklı olduğu konular var. Siyaset biraz karışık iş. Ben şahsi olarak ve gazeteci olarak hiçbir partiyi savunmuyor, desteklemiyorum. Gittiğim programlarda kim konuşma yapıyorsa onun sözlerini sizlerle paylaşıyorum. Yorum yapmadan, görüş bildirmeden, ne oluyorsa onu yazıyorum. Bu durum bazen yanlı olarak anlaşılıyor ama hiçbir zaman taraf tutmadım bunu da buradan belirtmek isterim.

Sonuç olarak, Menteşe için bir savaş mı başladı desem, savaş vardı da siyaset hareketlenmeye mi başladı desem bilemedim. Umarım bu savaş da AK Parti değil CHP değil, kazanan Menteşe ve Menteşeliler olur.

Ha bu arada, sanki 3 ay değil 3 yıldır kış mevsimi yaşıyor gibiyiz. Baharı herkes dört gözle bekliyor. Az kaldı. Biraz güneş, mis gibi açan papatyalar ve biraz hareketlilik hepimize iyi gelecek…