Erdal ÇİL
SIRASINA GÖRE ÖDENMEYEN BORÇLAR
Kamuda çok eskiden beri sıklıkla yapılan kusurlardan birisi de firmalara ait ödemelerin zamanında yapılmadığı gibi bir de herhangi bir sıraya konulmadan yapılmasıydı. Kimi alacaklı hiç sıra beklemeden kestiği faturasının karşılığını hemen alırken kimisi ise bazen aylarca bekletilirdi. Bazı idarelerin akılları sıra kendilerini kurtarmak adına düzenledikleri idari şartname ve sözleşmelerde ödeme yeri ve zamanının açıkça belirtilmesi gereken kısımlarını dahi bilerek boş bıraktıkları da tecrübelerimizle sabittir.
Sayıştay Başkanlığı işte böyle bir konuyu 2023 yılı denetimlerinde de ele alarak enine boyuna incelemiş. Biz de üniversitelerde görülen idare kaynaklı kusurlar başlığında topladığımız bu bulguları yazmaya devam edelim.
20- Bütçe Emanetlerinde Bekleyen Tutarların Sıraya Göre Ödenmemesi.
Bütçe emanetleri hesabına kaydedilen tutarlar dediğimiz gibi maalesef mevzuatta belirlenen sıraya göre ödenmemekte, saymanlıkların bu keyfiliklerinin önlenmesine dair de idarelerin konuya el atıp bir gerekli önlemleri almadıkları görülmektedir.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Ödenemeyen Giderler ve Bütçeleştirilmiş Borçlar” başlıklı 34’üncü maddesinde; kamu idarelerinin nakit mevcudunun tüm ödemeleri karşılayamaması halinde nasıl davranması gerektiğine dair hükümler açıkça belirtilmiştir. Buna göre giderlerin, muhasebe kayıtlarına alınma sırasına göre ödenmesi esası getirilmiştir. Diğer kamu idarelerine ödenmesi gereken vergi, resim, harç, prim, fon kesintisi, pay ve benzeri tutarlara, tarifeye bağlı ödemelere, ilama bağlı borçlara, ödenmemesi halinde gecikme cezası veya faiz gibi ek yük getirecek borçlara ve ödenmesi talep edilen emanet hesaplarındaki tutarlara da öncelik verilmesi gerektiği hüküm altına alınmış bulunmaktadır.
Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği’nin 242’nci maddenin beşinci fıkrasında da bu durumun altı çizilerek bütçe emanetlerine alınan tutarların muhasebe kayıtlarına alınma sırasına göre ilgililerine ödeneceği düzenlenmiştir.
Mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde idarelerin nakit mevcudunun tüm ödemeleri karşılayamaması nedeniyle alınan mal, hizmet ve yapım karşılığı tutarlarının da 320 Bütçe Emanetleri Hesabına kaydedileceği ve ödemelerin muhasebe kayıtlarına alınma sırasına göre gerçekleştirileceği anlaşılmaktadır.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinin muhasebe işlemleri üzerinde yapılan incelemelerde, bütçe giderlerinin gerçekleşmesi sırasında nakit yetersizliğinden dolayı 320 Bütçe Emanetleri Hesabına kaydedilen tutarların ilgililere ödenmesi aşamasında 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda ve Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği’nde belirlenen öncelik sırasına uyulmadığı başkanlık denetimleri sırasında tespit edilmiştir. Üniversite bulguda yer alan tespitlerin, uygulamadaki fiili durumdan kaynaklandığını, emanet hesapların farklı harcama birimleri adına kaydedildiğini ve harcama birimleri tarafından belge hazırlama işlemlerinin gerçekleşme sürelerine bağlı olarak ödeme taleplerinin muhasebe birimine farklı zamanlarda gönderildiğini dolayısıyla yardımcı defterdeki emanete alınma sırası ile emanetin çıkış sırası arasında farklar oluşabileceğini ifade edilmiştir.
Böyle olsa bile sonuç olarak, kamu kaynaklarının hukuka uygun bir şekilde kullanılmasını ve alacaklıların olası bir hak kaybı yaşamaması esastır. Nakit yetersizliği dolayısıyla ilgililerine ödenemeyen ve bütçe emanetlerine alınan tutarların muhasebe kayıtlarına alınma sırasına göre ödenmesi de zaten yasal bir zorunluluktur.
5018 Sayılı Kanun yürürlüğe gireli yirmi yılı aştı ve firma ve kurum borçlarının sırayla düzenlenmesine dair de pratikte bir sürü programlar geliştirilmişken üniversiteler arasında böyle bir bulgunun da sadece üniversitemize çıkarılmış olması düşündürücüdür.
İdare kaynaklı bulgulara devam edelim:
21- Bilimsel Araştırma Projesine İlişkin Alımlarda Muayene ve Kabul Komisyonu Yapısının Mevzuatla Uyumlu Olmaması.
29900 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanan Yükseköğretim Kurumları Bilimsel Araştırma Projeleri Hakkında Yönetmelikte bilimsel araştırma projelerinde özel hesaptan yapılacak mal ve hizmet alımlarında Yükseköğretim Kurumları Tarafından, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 3’üncü Maddesinin (f) Bendi Kapsamında Yapılacak İhalelere İlişkin Karar hükümlerinin uygulanacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
2003/6554 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında ise mal, hizmet veya yapılan işin muayene ve kabul işlemlerinin, idare tarafından kurulacak en az üç kişilik muayene ve kabul komisyonu tarafından yapılacağına yer verilmiştir. Doğrudan temin yöntemiyle yapılacak alımlarda ise ihale yetkilisinin onayı alınmak kaydıyla, idare personeli arasından bir veya daha fazla kişi görevlendirilerek denetim ve muayene, kabul işleminin yapılacağı düzenlenmiştir.
Yukarıdaki mevzuat hükümleri çerçevesinde, muayene ve kabul komisyonu; 1. İdare tarafından görevlendirilecek en az üç kişiden oluşacak, 2. Doğrudan temin yöntemiyle yapılacak alımlarda “İdare personeli” arasından görevlendirme yapılacak, 3. İmalat ve üretim sürecinin söz konusu olduğu durumlarda proje yöneticisi veya araştırmacı denetim görevi ile görevlendirilebileceği açıkça belirtilmiştir.
Buna rağmen Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde yapılan incelemede, araştırma ve geliştirme projesinin ihtiyacına yönelik olarak, doğrudan temin yöntemiyle yapılan mal alımlarında muayene ve kabul komisyonunda mevzuat hükümlerine aykırı olarak, araştırma ve geliştirme projesinde “bursiyer” olarak çalışan yüksek lisans öğrencisinin görevlendirildiği tespit edilmiştir. Kamu hizmetinin sunulmasında görev alanlar aynı zamanda kamu kaynağının etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından sorumludurlar. Bu sorumluluk kavramı içerisinde yer alamayan “bursiyerin” muayene ve kabul komisyonunda görevlendirilmesi, ileride doğabilecek muhtemel zararlarda sorumluluk tevcihi açısından risk yaratabilecektir.
Sonuç olarak önemi bu kadar net belirtilmiş olan bir işlemde, idarenin gerekli hassasiyeti göstermediğinin anlaşıldığı ve gerekli özeni göstermesi gerektiği Sayıştay Başkanlığı’nca üniversitemize bildirilmiştir.
Üniversite bulguda yer alan tespitlere katılmış olup, konuya ilişkin çalışmaların başladığı bilgisinin verilmiş olması sevindiricidir.
Keşke olmasa ve keşke de yazmasak demeden edemiyoruz ama maalesef daha bitmedi.
Gelecek yazımızda devam edeceğiz.
Erdal ÇİL
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.